1 2 3 4 1-4 5

AĞITLAR 5:10
Kıtlığın yakıcı sıcağından Derimiz fırın gibi kızardı.

--------------------

   1 2 3 4 1-4 5

AĞITLAR 5:10
Kıtlığın yakıcı sıcağından Derimiz fırın gibi kızardı.

--------------------


YARATILIŞ 41:57
Bütün ülkelerden insanlar da buğday satın almak için Mısır'a, Yusuf'a geliyordu. Çünkü kıtlık bütün dünyayı sarmıştı ve şiddetliydi.

YARATILIŞ 43:1
Kenan ülkesinde kıtlık şiddetlenmişti.

-----

YARATILIŞ 43:30
Sonra hemen oradan ayrıldı, çünkü kardeşini görünce yüreği sızlamıştı. Ağlayacak bir yer aradı. Odasına girip orada ağladı.

YASA'NIN TEKRARI 32:24
Kavurucu kıtlık, tüketici hastalık, Öldürücü salgın vuracak onları. Gönderdiğim canavarlar dişleriyle onlara saldıracak, Toprakta sürünen zehirli yılanlar onları ısıracak.

1.KRALLAR 3:26
Yüreği oğlunun acısıyla sızlayan, çocuğun gerçek annesi krala, “Aman efendim, sakın çocuğu öldürmeyin! Ona verin!” dedi. Öbür kadınsa, “Çocuk ne benim, ne de senin olsun, onu ikiye bölsünler!” dedi.

MEZMURLAR 11:6
Kötülerin üzerine kızgın korlar ve kükürt yağdıracak, Paylarına düşen kâse kavurucu rüzgar olacak.

HOŞEA 11:8
“Nasıl vazgeçerim senden, ey Efrayim? Nasıl teslim ederim seni, ey İsrail? Adma'ya yaptığımı nasıl sana yaparım? Seni nasıl Sevoyim'e çeviririm? Yüreğim değişti içimde, Alevlendi acıma duygularım.

YOEL 2:6
Uluslar onların karşısında dehşete düşüyor; Herkesin beti benzi soluyor.

-----

LEVİLİLER 2:4
“ ‘Eğer fırında pişirilmiş tahıl sunusu sunuyorsan, zeytinyağıyla yoğrulmuş ince undan yapılmış mayasız pideler ya da üzerine yağ sürülmüş mayasız yufkalar olmalı.

-----

2.KRALLAR 25:3
Dördüncü ayın dokuzuncu günü kentte kıtlık öyle şiddetlendi ki, halk bir lokma ekmek bulamaz oldu.

YEREMYA 52:6
Dördüncü ayın dokuzuncu günü kentte kıtlık öyle şiddetlendi ki, halk bir lokma ekmek bulamaz oldu.

AĞITLAR 2:11
Gözlerim tükenmekte ağlamaktan, İçim kanıyor; Halkımın yıkımından Yüreğim sızlıyor, Çünkü kent meydanlarında çocuklarla bebekler bayılmakta.

AĞITLAR 2:19
Kalk, gece her nöbet başında haykır, Rab'bin huzurunda yüreğini su gibi dök! Her sokak başında açlıktan bayılan çocuklarının başı için O'na ellerini aç.

AĞITLAR 2:20
“Bak, ya RAB, gör! Kime böyle yaptın? Kadınlar çocuklarını, sevgili yavrularını mı yesin? Kâhinle peygamber Rab'bin Tapınağı'nda mı öldürülsün?

AĞITLAR 4:5
Onlar ki, yemeğin en iyisini yerlerdi, Sokaklarda perişan oldular; Onlar ki, al giysiler içinde büyüdüler, Çöp yığınlarını kapışır oldular.

AĞITLAR 4:7
Beyleri kardan temiz, sütten aktılar, Bedence mercandan kızıl, laciverttaşı kadar biçimliydiler.

HEZEKİEL 4:10
Her gün belirli zamanda yemen için yirmi şekel ekmek tartacaksın.

VAHİY 6:5
Kuzu üçüncü mührü açınca, üçüncü yaratığın “Gel!” dediğini işittim. Bakınca siyah bir at gördüm. Binicisinin elinde bir terazi vardı.

-----

AĞITLAR 5:2
Mülkümüz yabancılara geçti, Evlerimiz ellere.

AĞITLAR 5:3
Öksüz kaldık, babasız, Annelerimiz dul kadınlara döndü.

AĞITLAR 5:4
Suyumuzu parayla içtik, Odunumuzu parayla almak zorunda kaldık.

AĞITLAR 5:7
Atalarımız günah işledi, Ama artık onlar yok; Suçlarının cezasını biz yüklendik.

AĞITLAR 5:13
Değirmen taşını gençler çevirdi, Çocuklar odun yükü altında tökezledi.


Kamu malı