1 2 3 4 1-4 5

LUKA 8:26
Celile'nin karşısında bulunan Gerasalılar'ın memleketine vardılar.

--------------------

   1 2 3 4 1-4 5

LUKA 8:26
Celile'nin karşısında bulunan Gerasalılar'ın memleketine vardılar.

--------------------


-----

MATTA 4:25
Celile, Dekapolis, Yeruşalim, Yahudiye ve Şeria Irmağı'nın karşı yakasından gelen büyük kalabalıklar O'nun ardından gidiyordu.

MATTA 9:1
İsa tekneye binip karşı kıyıya geçti ve kendi kentine gitti.

MATTA 9:18
İsa onlara bu sözleri söylerken bir havra yöneticisi gelip O'nun önünde yere kapanarak, “Kızım az önce öldü. Ama sen gelip elini onun üzerine koyarsan, dirilecek” dedi.

MARKOS 5:21
İsa tekneyle karşı yakaya dönünce, çevresinde büyük bir kalabalık toplandı. Kendisi gölün kıyısında duruyordu.

LUKA 4:41
Birçoğunun içinden cinler de, “Sen Tanrı'nın Oğlu'sun!” diye bağırarak çıkıyordu. Ne var ki, İsa onları azarladı, konuşmalarına izin vermedi. Çünkü kendisinin Mesih olduğunu biliyorlardı.

LUKA 8:40
Karşı yakaya dönen İsa'yı halk karşıladı. Çünkü herkes O'nu bekliyordu.

LUKA 8:56
Kızın annesiyle babası şaşkınlık içindeydi. İsa, olanları hiç kimseye anlatmamaları için onları uyardı.

-----

MATTA 8:18
İsa, çevresindeki kalabalığı görünce gölün karşı yakasına geçilmesini buyurdu.

MARKOS 4:35
O gün akşam olunca öğrencilerine, “Karşı yakaya geçelim” dedi.

LUKA 8:1
Bundan kısa bir süre sonra İsa on iki öğrencisiyle birlikte köy kent dolaşmaya başladı. Tanrı'nın Egemenliği'ni duyurup müjdeliyordu.

LUKA 8:22
Bir gün İsa öğrencileriyle birlikte bir tekneye binerek onlara, “Gölün karşı yakasına geçelim” dedi. Böylece kıyıdan açıldılar.

LUKA 8:23
Teknede giderlerken İsa uykuya daldı. O sırada gölde fırtına koptu. Tekne su almaya başlayınca tehlikeli bir duruma düştüler.

LUKA 8:24
Gidip İsa'yı uyandırarak, “Efendimiz, Efendimiz, öleceğiz!” dediler. İsa kalkıp rüzgarı ve kabaran dalgaları azarladı. Fırtına dindi ve ortalık sütliman oldu.

LUKA 8:25
İsa öğrencilerine, “Nerede imanınız?” dedi. Onlar korku ve şaşkınlık içindeydiler. Birbirlerine, “Bu adam kim ki, rüzgara, suya bile buyruk veriyor, onlar da sözünü dinliyor!” dediler.

-----

MATTA 10:16
“İşte, sizi koyunlar gibi kurtların arasına gönderiyorum. Yılan gibi zeki, güvercin gibi saf olun.

MATTA 11:16
“Bu kuşağın insanlarını neye benzeteyim? Çarşı meydanlarında oturup arkadaşlarına, ‘Size kaval çaldık, oynamadınız; Ağıt yaktık, dövünmediniz’ diye seslenen çocuklara benziyorlar.

-----

MARKOS 5:17
Bunun üzerine halk, bölgelerinden ayrılması için İsa'ya yalvarmaya başladı.

-----

MARKOS 5:5
Gece gündüz mezarlarda, dağlarda bağırıp duruyor, kendini taşlarla yaralıyordu.

MARKOS 5:6
Uzaktan İsa'yı görünce koşup geldi, O'nun önünde yere kapandı.

MARKOS 5:7
Yüksek sesle haykırarak, “Ey İsa, yüce Tanrı'nın Oğlu, benden ne istiyorsun? Tanrı hakkı için sana yalvarırım, bana işkence etme!” dedi.

MARKOS 5:8
Çünkü İsa, “Ey kötü ruh, adamın içinden çık!” demişti.

MARKOS 5:9
Sonra İsa adama, “Adın ne?” diye sordu. “Adım Tümen. Çünkü sayımız çok” dedi.

MARKOS 5:10
Ruhları o bölgeden çıkarmaması için İsa'ya yalvarıp yakardı.

MARKOS 5:11
Orada, dağın yamacında otlayan büyük bir domuz sürüsü vardı.

MARKOS 5:12
Kötü ruhlar İsa'ya, “Bizi şu domuzlara gönder, onlara girelim” diye yalvardılar.

MARKOS 5:13
İsa'nın izin vermesi üzerine kötü ruhlar adamdan çıkıp domuzların içine girdiler. Yaklaşık iki bin domuzdan oluşan sürü, dik yamaçtan aşağı koşuşarak göle atlayıp boğuldu.

MARKOS 5:14
Domuzları güdenler kaçıp kentte ve köylerde olayın haberini yaydılar. Halk olup biteni görmeye çıktı.

MARKOS 5:15
İsa'nın yanına geldiklerinde, önceleri bir tümen cine tutulan adamı giyinmiş, aklı başına gelmiş, oturmuş görünce korktular.

MARKOS 5:16
Olayı görenler, cinli adama olanları ve domuzların başına gelenleri halka anlattılar.

MARKOS 5:18
İsa tekneye binerken, önceleri cinli olan adam O'na, “Seninle geleyim” diye yalvardı.

MARKOS 5:19
Ama İsa adama izin vermedi. Ona, “Evine, yakınlarının yanına dön” dedi. “Rab'bin senin için neler yaptığını, sana nasıl merhamet ettiğini onlara anlat.”

MARKOS 5:20
Adam da gitti, İsa'nın kendisi için neler yaptığını Dekapolis'te duyurmaya başladı. Anlattıklarına herkes şaşıp kalıyordu.


Kamu malı