VAİZ 9:6
Sevgileri, nefretleri, Kıskançlıkları çoktan bitmiştir. Güneşin altında yapılanlardan Bir daha payları olmayacaktır.
--------------------
VAİZ 9:6
Sevgileri, nefretleri, Kıskançlıkları çoktan bitmiştir. Güneşin altında yapılanlardan Bir daha payları olmayacaktır.
--------------------
MISIR'DAN ÇIKIŞ 1:8
Sonra Yusuf hakkında bilgisi olmayan yeni bir kral Mısır'da tahta çıktı.
MEZMURLAR 146:3
Önderlere, Sizi kurtaramayacak insanlara güvenmeyin.
MEZMURLAR 146:4
O son soluğunu verince toprağa döner, O gün tasarıları da biter.
SÜLEYMAN'IN ÖZDEYİŞLERİ 10:28
Doğrunun umudu onu sevindirir, Kötünün beklentileriyse boşa çıkar.
-----
YEŞU 22:25
Ey Rubenliler ve Gadlılar, RAB Şeria Irmağı'nı sizinle bizim aramızda sınır yaptı. Sizin RAB'de hiçbir payınız yoktur’ diyebilir, oğullarımızı RAB'be tapmaktan alıkoyabilirler.
YEŞU 22:27
yalnız sizinle bizim aramızda ve bizden sonra gelecek kuşaklar arasında bir tanık olması için yaptık. Böylece RAB'bin Tapınağı'nda yakmalık sunularla, kurbanlarla ve esenlik sunularıyla RAB'be tapınacağız. Oğullarınız da ilerde bizim oğullarımıza, ‘RAB'de hiçbir payınız yok’ diyemeyecekler.
2.TARİHLER 10:16
Kralın kendilerini dinlemediğini görünce, bütün İsrailliler, “İşay oğlu Davut'la ne ilgimiz, Ne de payımız var!” diye bağırdılar, “Ey İsrail halkı, haydi evimize dönelim! Davut'un soyu başının çaresine baksın.” Böylece herkes evine döndü.
-----
1.TARİHLER 29:15
Senin önünde garibiz, yabancıyız atalarımız gibi. Yeryüzündeki günlerimiz bir gölge gibidir, kalıcı değildir.
EYÜP 8:9
Çünkü biz daha dün doğduk, bir şey bilmeyiz, Yeryüzündeki günlerimiz sadece bir gölge.
MEZMURLAR 39:5
Yalnız bir karış ömür verdin bana, Hiç kalır hayatım senin önünde. Her insan bir soluktur sadece, En güçlü çağında bile. Sela*
MEZMURLAR 39:6
“Bir gölge gibi dolaşır insan, Boş yere çırpınır, Mal biriktirir, kime kalacağını bilmeden.
MEZMURLAR 89:47
Anımsa ömrümün ne çabuk geçtiğini, Ne boş yaratmışsın insanoğlunu!
MEZMURLAR 90:10
Ömrümüz yetmiş yıl sürüyor, Bilemedin seksen, o da sağlıklıysak; En güzel yıllar da zahmetle, kederle geçiyor, Çabucak bitiyor, uçup gidiyoruz.
MEZMURLAR 90:11
Kim bilir gazabının gücünü? Çünkü öfken sana duyulan korku kadar güçlüdür.
MEZMURLAR 90:12
Bu yüzden günlerimizi saymayı bize öğret ki, Bilgelik kazanalım.
MEZMURLAR 102:11
Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte, Ot gibi sararmaktayım.
MEZMURLAR 109:23
Batan güneş gibi geçip gidiyorum, Çekirge gibi silkilip atılıyorum.
MEZMURLAR 144:4
İnsan bir soluğu andırır, Günleri geçici bir gölge gibidir.
-----
EYÜP 3:19
Küçük de büyük de oradadır, Köle efendisinden özgürdür.
EYÜP 18:13
Derisini hastalık yiyecek, Kollarıyla bacaklarını ölüm yutacak.
EYÜP 18:14
Güvenli çadırından atılacak, Dehşet kralının önüne sürüklenecek.
MEZMURLAR 49:8
Çünkü hayatın fidyesi büyüktür, Kimse ödemeye yeltenmemeli.
MEZMURLAR 49:9
Böyle olmasa, Sonsuza dek yaşar insan, Mezar yüzü görmez.
MEZMURLAR 49:10
Kuşkusuz herkes biliyor bilgelerin öldüğünü, Aptallarla budalaların yok olduğunu. Mallarını başkalarına bırakıyorlar.
MEZMURLAR 49:11
Mezarları, sonsuza dek evleri, Kuşaklar boyu konutları olacak, Topraklarına kendi adlarını verseler bile.
MEZMURLAR 49:15
Ama Tanrı beni Ölüler diyarının pençesinden kurtaracak Ve yanına alacak. Sela
SÜLEYMAN'IN ÖZDEYİŞLERİ 14:32
Kötü kişi uğradığı felaketle yıkılır, Doğru insanın ölümde bile sığınacak yeri var.
VAİZ 8:8
Rüzgarı tutup ona egemen olmaya kimsenin gücü yetmediği gibi, Ölüm gününe egemen olmaya da kimsenin gücü yetmez. Savaştan kaçış olmadığı gibi, kötülük de sahibini kurtaramaz.
LUKA 12:20
“Ama Tanrı ona, ‘Ey akılsız!’ dedi. ‘Bu gece canın senden istenecek. Biriktirdiğin bu şeyler kime kalacak?’
LUKA 16:22
“Bir gün yoksul adam öldü, melekler onu alıp İbrahim'in yanına götürdüler. Sonra zengin adam da öldü ve gömüldü.
-----
EYÜP 3:20
“Niçin sıkıntı çekenlere ışık, Acı içindekilere yaşam verilir?
-----
EYÜP 3:21
Oysa onlar gelmeyen ölümü özler, Onu define arar gibi ararlar;
-----
EYÜP 14:7
“Oysa bir ağaç için umut vardır, Kesilse, yeniden sürgün verir, Eksilmez filizleri.
EYÜP 14:8
Kökü yerde kocasa, Kütüğü toprakta ölse bile,
EYÜP 14:9
Su kokusu alır almaz filizlenir, Bir fidan gibi dal budak salar.
EYÜP 14:10
İnsan ise ölüp yok olur, Son soluğunu verir ve her şey biter.
EYÜP 14:11
Suyu akıp giden göl Ya da kuruyan ırmak nasıl çöle dönerse,
EYÜP 14:12
İnsan da öyle, yatar, bir daha kalkmaz, Gökler yok oluncaya dek uyanmaz, Uyandırılmaz.
MEZMURLAR 30:10
Dinle, ya RAB, acı bana; Yardımcım ol, ya RAB!”
MEZMURLAR 88:10
Harikalarını ölülere mi göstereceksin? Ölüler mi kalkıp seni övecek? Sela
MEZMURLAR 88:13
Ama ben, ya RAB, yardıma çağırıyorum seni, Sabah duam sana varıyor.
YEŞAYA 38:18
Çünkü ölüler diyarı sana şükredemez, Ölüm övgüler sunmaz sana. Ölüm çukuruna inenler senin sadakatine umut bağlayamaz.
YEŞAYA 38:19
Diriler, yalnız diriler Bugün benim yaptığım gibi sana şükreder; Babalar senin sadakatini çocuklarına anlatır.
YUHANNA 9:4
Beni gönderenin işlerini vakit daha gündüzken yapmalıyız. Gece geliyor, o zaman kimse çalışamaz.
-----
EYÜP 21:23
Biri gücünün doruğunda ölür, Büsbütün rahat ve kaygısız.
EYÜP 21:32
Mezarlığa taşınır, Kabri başında nöbet tutulur.
EYÜP 21:33
Vadi toprağı tatlı gelir ona, Herkes ardından gider, Önüsıra gidenlerse sayısızdır.
EYÜP 21:34
“Boş laflarla beni nasıl avutursunuz? Yanıtlarınızdan çıkan tek sonuç yalandır.”
EYÜP 24:19
Kuraklık ve sıcağın eriyen karı alıp götürdüğü gibi Ölüler diyarı da günahlıları alıp götürür.
MEZMURLAR 58:8
Süründükçe eriyen sümüklüböceğe dönsünler. Düşük çocuk gibi güneş yüzü görmesinler.
MEZMURLAR 58:9
Kazanlarınız diken ateşini daha duymadan, Yaşı da kurusu da kasırgayla savrulacak kötülerin.
MEZMURLAR 68:2
Dağıtsın onları dağılan duman gibi; Ateşin karşısında eriyen balmumu gibi Yok olsun kötüler Tanrı'nın önünde!
-----
MEZMURLAR 17:14
Elinle bu insanlardan, ya RAB, Yaşam payı bu dünyada olan insanlardan. Varsın karınları vereceğin cezalara doysun, Çocukları da yiyip doysun, Artanı torunlarına kalsın!
MEZMURLAR 49:12
Bütün gösterişine karşın geçicidir insan, Ölüp giden hayvanlar gibi.
MEZMURLAR 49:13
Budalaların yolu, Onların sözünü onaylayanların sonu budur. Sela*
MEZMURLAR 89:48
Var mı yaşayıp da ölümü görmeyen, Ölüler diyarının pençesinden canını kurtaran? Sela
LUKA 16:19
“Zengin bir adam vardı. Mor, ince keten giysiler giyer, bolluk içinde her gün eğlenirdi.
ROMALILAR 5:14
Oysa ölüm Adem'den Musa'ya dek, gelecek Kişi'nin örneği olan Adem'in suçuna benzer bir günah işlememiş olanlar üzerinde de egemendi.
1.KORİNTLİLER 15:55
“Ey ölüm, zaferin nerede? Ey ölüm, dikenin nerede?”
VAHİY 6:9
Kuzu beşinci mührü açınca, sunağın altında, Tanrı'nın sözü ve sürdürdükleri tanıklık nedeniyle öldürülenlerin canlarını gördüm.
-----
SÜLEYMAN'IN ÖZDEYİŞLERİ 3:5
RAB'be güven bütün yüreğinle, Kendi aklına bel bağlama.
-----
SÜLEYMAN'IN ÖZDEYİŞLERİ 3:6
Yaptığın her işte RAB'bi an, O senin yolunu düze çıkarır.
-----
VAİZ 2:10
Gözümün dilediği hiçbir şeyi kendimden esirgemedim. Gönlümü hiçbir zevkten alıkoymadım. Yaptığım her işten zevk aldı gönlüm. Bütün emeğimin ödülü bu oldu.
VAİZ 2:11
Yaptığım bütün işlere, Çektiğim bütün emeklere bakınca, Gördüm ki, hepsi boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış. Güneşin altında hiçbir kazanç yokmuş.
VAİZ 2:12
Sonra bilgelik, delilik, akılsızlık nedir diye baktım; Çünkü kralın yerine geçecek kişi Zaten yapılanın ötesinde ne yapabilir ki?
VAİZ 2:15
“Akılsızın başına gelen, benim de başıma gelecek” Dedim kendi kendime, “Öyleyse kazancım ne bilgelikten?” “Bu da boş” dedim içimden.
VAİZ 2:17
Böylece hayattan nefret ettim. Çünkü güneşin altında yapılan iş çetindi bence. Her şey boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.
VAİZ 2:18
Güneşin altında harcadığım bütün emekten nefret ettim. Çünkü her şeyi benden sonra gelecek olana bırakmak zorundayım.
VAİZ 2:20
Bu yüzden güneşin altında harcadığım onca emeğe üzülmeye başladım.
VAİZ 2:21
Çünkü biri bilgelik, bilgi ve beceriyle çalışır, sonunda her şeyini hiç emek vermemiş başka birine bırakmak zorunda kalır. Bu da boş ve büyük bir hüsrandır.
VAİZ 2:22
Çünkü ne kazancı var adamın, güneşin altında harcadığı bunca emekten, bunca kafa yormaktan?
VAİZ 2:23
Günler boyunca çektiği zahmet acı ve dert doğurur. Gece bile içi rahat etmez. Bu da boş.
VAİZ 4:3
Ama henüz doğmamış, Güneşin altında yapılan kötülükleri görmemiş olan İkisinden de mutludur.
VAİZ 4:4
Harcanan her emeğin, yapılan her ustaca işin ardında kıskançlık olduğunu gördüm. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.
VAİZ 4:7
Güneşin altında bir boş şey daha gördüm:
VAİZ 7:11
Bilgelik miras kadar iyidir, Güneşi gören herkes için yararlıdır.
VAİZ 9:9
Güneşin altında Tanrı'nın sana verdiği boş ömrün bütün günlerini, bütün anlamsız günlerini sevdiğin karınla güzel güzel yaşayarak geçir. Çünkü hayattan ve güneşin altında harcadığın emekten payına düşecek olan budur.
-----
VAİZ 3:18
İnsanlara gelince, “Tanrı hayvan olduklarını görsünler diye insanları sınıyor” diye düşündüm.
VAİZ 3:20
İkisi de aynı yere gidiyor; topraktan gelmiş, toprağa dönüyor.
VAİZ 3:21
Kim biliyor insan ruhunun yukarıya çıktığını, hayvan ruhunun aşağıya, yeraltına indiğini?
-----
VAİZ 8:13
Oysa kötü, Tanrı'dan korkmadığı için iyilik görmeyecek, gölge gibi olan ömrü uzamayacaktır.
-----
VAİZ 3:11
O her şeyi zamanında güzel yaptı. İnsanların yüreğine sonsuzluk kavramını koydu. Yine de insan Tanrı'nın yaptığı işi başından sonuna dek anlayamaz.
VAİZ 3:15
Şimdi ne oluyorsa, geçmişte de oldu, Ne olacaksa, daha önce de olmuştur. Tanrı geçmiş olayların hesabını soruyor.
VAİZ 6:10
Ne varsa, adı çoktan konmuştur, İnsanın da ne olduğu biliniyor. Kimse kendinden güçlü olanla çekişemez.
VAİZ 8:17
Tanrı'nın yaptığı her şeyi gördüm. İnsan güneşin altında olup bitenleri keşfedemez. Arayıp bulmak için ne kadar çaba harcarsa harcasın, yine de anlamını bulamaz. Bilge kişi anladığını söylese bile gerçekten kavrayamaz.
VAİZ 11:2
Yedi, hatta sekiz kişiye pay ver, Çünkü ülkenin başına ne felaket geleceğini bilemezsin.
VAİZ 11:3
Bulutlar su yüklüyse, Yeryüzüne döker yağmurlarını. Ağaç ister güneye ister kuzeye devrilsin, Devrildiği yerde kalır.
VAİZ 11:5
Ana rahmindeki çocuğun nasıl ruh ve beden aldığını bilmediğin gibi, Her şeyi yaratan Tanrı'nın yaptıklarını da bilemezsin.
VAHİY 22:11
Kötülük yapan, yine kötülük yapsın. Kirli olan, kirli işlerini sürdürsün. Doğru olan, yine doğruyu yapsın. Kutsal olan kutsal kalsın.”
-----
VAİZ 5:18
Gördüm ki, iyi ve güzel olan şu: Tanrı'nın insana verdiği birkaç günlük ömür boyunca yemek, içmek, güneşin altında harcadığı emekten zevk almak. Çünkü insanın payına düşen budur.
VAİZ 8:15
Mutluluğu övgüye değer buldum. Çünkü güneşin altında insan için yiyip içmekten, mutlu olmaktan daha iyi bir şey yoktur. Çünkü Tanrı'nın güneşin altında kendisine verdiği ömür boyunca çektiği zahmetten insana kalacak olan budur.
VAİZ 9:8
Giysilerin hep ak olsun. Başından zeytinyağı eksilmesin.
VAİZ 9:13
Güneşin altında bilgelik olarak şunu da gördüm, beni çok etkiledi:
YEŞAYA 26:11
Ya RAB, elin yükseldi, ama görmüyorlar, Halkın için gösterdiğin gayreti görüp utansınlar. Evet, düşmanların için yaktığın ateş onları yiyip bitirecek.
-----
EYÜP 35:14
O'nu görmediğini söylediğin zaman bile Davan O'nun önündedir, bekle;
EYÜP 35:15
Madem bu öfkeyle şimdi cezalandırmadı, İsyana da pek aldırmaz diyorsun.
MEZMURLAR 6:4
Gel, ya RAB, kurtar beni, Yardım et sevginden dolayı.
MEZMURLAR 27:13
Yaşam diyarında RAB'bin iyiliğini göreceğimden kuşkum yok.
MEZMURLAR 31:22
Telaş içinde demiştim ki, “Huzurundan atıldım!” Ama yardıma çağırınca seni, Yalvarışımı işittin.
MEZMURLAR 116:8
Sen, ya RAB, canımı ölümden, Gözlerimi yaştan, Ayaklarımı sürçmekten kurtardın.
MEZMURLAR 116:9
Yaşayanların diyarında, RAB'bin huzurunda yürüyeceğim.
YEŞAYA 38:11
“Yaşayanlar diyarında RAB'bi, evet, RAB'bi bir daha görmeyeceğim, Bu dünyada yaşayanlar gibi insan yüzü görmeyeceğim bir daha.
-----
LUKA 3:38
Enoş oğlu, Şit oğlu, Adem oğlu, Tanrı Oğlu'ydu.
-----
YUHANNA 2:8
Sonra hizmet edenlere, “Şimdi biraz alıp şölen başkanına götürün” dedi. Onlar da götürdüler.
-----
YUHANNA 2:9
Şölen başkanı, şaraba dönüşmüş suyu tattı. Bunun nereden geldiğini bilmiyordu, oysa suyu küpten alan hizmetkârlar biliyorlardı. Şölen başkanı güveyi çağırıp, “Herkes önce iyi şarabı, çok içildikten sonra da kötüsünü sunar” dedi, “Ama sen iyi şarabı şimdiye dek saklamışsın.”
-----
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:25
“Şimdi aralarında dolaşıp Tanrı'nın Egemenliği'ni duyurduğum sizlerden hiçbirinin yüzümü bir daha görmeyeceğini biliyorum.
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:26
Bu yüzden bugün size şunu açıkça söyleyeyim: Ben kimsenin uğrayacağı cezadan sorumlu değilim.
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:27
Tanrı'nın isteğini size tam olarak bildirmekten çekinmedim.
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:28
Kendinize ve Kutsal Ruh'un sizi gözetmen olarak görevlendirdiği bütün sürüye göz kulak olun. Rab'bin kendi kanı pahasına sahip olduğu kiliseyi gütmek üzere atandınız.
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:29
Ben gittikten sonra sürüyü esirgemeyen yırtıcı kurtların aranıza gireceğini biliyorum.
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:30
Hatta öğrencileri kendi peşlerinden sürüklemek için sizin aranızdan da sapık sözler söyleyen kişiler çıkacak.
ELÇİLERİN İŞLERİ 20:31
Bunun için uyanık durun. Üç yıl boyunca, aralıksız, gece gündüz demeden, gözyaşı dökerek her birinizi nasıl uyardığımı hatırlayın.
-----
1.KORİNTLİLER 13:13
İşte kalıcı olan üç şey vardır: İman, umut, sevgi. Bunların en üstünü de sevgidir.
2.KORİNTLİLER 9:6
Şunu unutmayın: Az eken az biçer, çok eken çok biçer.
KOLOSELİLER 3:22
Ey köleler, dünyadaki efendilerinizin her sözünü dinleyin. Bunu, yalnız insanları hoşnut etmek isteyenler gibi göze hoş görünen hizmetle değil, saf yürekle, Rab korkusuyla yapın.
Kamu malı