YASA'NIN TEKRARI 29:2
Musa bütün İsrailliler'i bir araya toplayarak şöyle dedi: “RAB'bin Mısır'da gözlerinizin önünde firavuna, görevlilerine, ülkesine yaptıklarını gördünüz.
--------------------
YASA'NIN TEKRARI 29:2
Musa bütün İsrailliler'i bir araya toplayarak şöyle dedi: “RAB'bin Mısır'da gözlerinizin önünde firavuna, görevlilerine, ülkesine yaptıklarını gördünüz.
--------------------
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:1
RAB, “Bak, seni firavuna karşı Tanrı gibi yaptım” dedi, “Ağabeyin Harun senin peygamberin olacak.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:2
Sana buyurduğum her şeyi ağabeyine anlat. O da firavuna İsrailliler'i ülkesinden salıvermesini söylesin.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:3
Ben firavunu inatçı yapacağım ki, belirtilerimi ve şaşılası işlerimi Mısır'da artırabileyim.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:4
Ama firavun sizi dinlemeyecek. O zaman elimi Mısır'ın üzerine koyacağım ve onları ağır biçimde cezalandırarak halkım İsrail'i ordular halinde Mısır'dan çıkaracağım.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:5
Mısır'a karşı elimi kaldırdığım ve İsrailliler'i aralarından çıkardığım zaman Mısırlılar benim RAB olduğumu anlayacak.”
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:6
Musa'yla Harun RAB'bin buyurduğu gibi yaptılar.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:7
Firavunla konuştuklarında Musa seksen, Harun seksen üç yaşındaydı.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:8
RAB Musa'yla Harun'a şöyle dedi:
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:9
“Firavun size, ‘Bir mucize yapın’ dediğinde, söyle Harun'a, değneğini alıp firavunun önüne atsın. Değnek yılan olacak.”
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:10
Böylece Musa'yla Harun firavunun yanına gittiler ve RAB'bin buyurduğu gibi yaptılar. Harun değneğini firavunla görevlilerinin önüne attı. Değnek yılan oluverdi.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:11
Bunun üzerine firavun kendi bilgelerini, büyücülerini çağırdı. Mısırlı büyücüler de büyüleriyle aynı şeyi yaptılar.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:12
Her biri değneğini attı, değnekler yılan oldu. Ancak Harun'un değneği onların değneklerini yuttu.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:13
Yine de, RAB'bin söylediği gibi firavun inat etti ve Musa'yla Harun'u dinlemedi.
MISIR'DAN ÇIKIŞ 7:14
RAB Musa'ya, “Firavun inat ediyor, halkı salıvermeyi reddediyor” dedi,
YASA'NIN TEKRARI 13:3
o peygamberi ya da düş göreni dinlememelisiniz. Tanrınız RAB kendisini bütün yüreğinizle, bütün canınızla sevip sevmediğinizi anlamak için sizi sınamaktadır.
-----
MISIR'DAN ÇIKIŞ 14:31
RAB'bin Mısırlılar'a gösterdiği büyük gücü gören İsrail halkı RAB'den korkup O'na ve kulu Musa'ya güvendi.
MEZMURLAR 106:7
Atalarımız Mısır'dayken Yaptığın harikaları anlamadı, Çok kez gösterdiğin sevgiyi anımsamadı, Denizde, Kamış Denizi'nde* başkaldırdılar.
-----
YASA'NIN TEKRARI 1:3
Mısır'dan çıktıktan sonra kırkıncı yılın on birinci ayının birinci günü, Musa RAB'bin, kendisi aracılığıyla İsrailliler'e neler buyurduğunu anlattı.
YASA'NIN TEKRARI 1:5
Musa Şeria Irmağı'nın doğu yakasındaki Moav topraklarında bu yasayı şöyle açıklamaya başladı:
YASA'NIN TEKRARI 4:41
Bundan sonra Musa Şeria Irmağı'nın doğusunda üç kent ayırdı.
YASA'NIN TEKRARI 4:44
Musa'nın İsrailliler'e anlattığı yasa budur.
YASA'NIN TEKRARI 4:45
Mısır'dan çıktıktan sonra Musa'nın İsrailliler'e bildirdiği yasalar, kurallar, ilkeler bunlardır.
YASA'NIN TEKRARI 4:46
Musa bunları Şeria Irmağı'nın doğu yakasında, Beytpeor karşısındaki vadide bildirdi. Burası daha önce Heşbon'da oturan Amorlular'ın Kralı Sihon'a ait topraklardı. Musa ile İsrailliler Mısır'dan çıktıklarında Sihon'u bozguna uğratmışlardı.
YASA'NIN TEKRARI 27:1
Musa ile İsrail ileri gelenleri halka şöyle dediler: “Bugün size ilettiğim bütün buyruklara uyun.
YASA'NIN TEKRARI 27:9
Sonra Musa ile Levili kâhinler bütün İsrailliler'e, “Ey İsrail, sus ve kulak ver!” diye seslendiler, “Bugün Tanrınız RAB'bin halkı oldunuz.
YASA'NIN TEKRARI 27:11
O gün Musa halka şöyle dedi:
YASA'NIN TEKRARI 31:1
Musa İsrailliler'e şöyle dedi:
YASA'NIN TEKRARI 31:7
Sonra Musa Yeşu'yu çağırıp bütün İsrailliler'in gözü önünde ona şöyle dedi: “Güçlü ve yürekli ol! Çünkü RAB'bin, atalarına ant içerek söz verdiği ülkeye bu halkla birlikte sen gideceksin. Ülkeyi miras olarak onlara sen vereceksin.
YASA'NIN TEKRARI 31:9
Musa bu yasayı yazıp RAB'bin Antlaşma Sandığı'nı* taşıyan Levili kâhinlere ve bütün İsrail ileri gelenlerine verdi.
YASA'NIN TEKRARI 31:10
Sonra onlara şöyle buyurdu: “Her yedi yılın sonunda, borçları bağışlama yılında, Çardak Bayramı'nda*,
YASA'NIN TEKRARI 31:14
RAB Musa'ya, “Ölümüne az kaldı” dedi, “Yeşu'yu çağır. Ona buyruklarımı bildirmem için Buluşma Çadırı'nda hazır olun.” Böylece Musa ile Yeşu gidip Buluşma Çadırı'nda beklediler.
-----
YASA'NIN TEKRARI 4:3
“RAB'bin Baal-Peor'da neler yaptığını kendi gözlerinizle gördünüz. Tanrınız RAB, Baal-Peor'a tapan herkesi aranızdan yok etti.
YASA'NIN TEKRARI 11:7
RAB'bin yaptığı bu büyük işlerin tümünü gören sizsiniz.
-----
MISIR'DAN ÇIKIŞ 20:22
RAB Musa'ya şöyle dedi: “İsrailliler'e de ki, ‘Göklerden sizinle konuştuğumu gördünüz.
YASA'NIN TEKRARI 4:33
Ateşin içinden seslenen Tanrı'nın sesini sizin gibi duyup da sağ kalan başka bir ulus var mı?
YASA'NIN TEKRARI 4:35
“Bu olaylar RAB'bin Tanrı olduğunu ve O'ndan başkası olmadığını bilesiniz diye size gösterildi.
YASA'NIN TEKRARI 4:36
O sizi yola getirmek için gökten size sesini duyurdu. Yeryüzünde size büyük ateşini gösterdi. Ateşin içinden size sözlerini duyurdu.
LUKA 7:22
Sonra Yahya'nın öğrencilerine şöyle karşılık verdi: “Gidin, görüp işittiklerinizi Yahya'ya bildirin. Körlerin gözleri açılıyor, kötürümler yürüyor, cüzamlılar temiz kılınıyor, sağırlar işitiyor, ölüler diriliyor ve Müjde yoksullara duyuruluyor.
-----
YASA'NIN TEKRARI 8:4
Kırk yıl ne giysileriniz eskidi, ne de ayaklarınız şişti.
-----
YASA'NIN TEKRARI 11:3
belirtilerini, Mısır'da firavuna ve bütün ülkesine yaptıklarını;
-----
YASA'NIN TEKRARI 29:5
RAB, ‘Sizi kırk yıl çölde dolaştırdım; ne üzerinizdeki giysi eskidi, ne ayağınızdaki çarık.
-----
YASA'NIN TEKRARI 29:8
Ülkelerini ele geçirerek mülk olarak Rubenliler'e, Gadlılar'a, Manaşşe oymağının yarısına verdik.
-----
YASA'NIN TEKRARI 28:46
Bu lanetler siz ve soyunuz için sonsuza dek bir belirti, şaşılası bir olay olarak kalacak.
YASA'NIN TEKRARI 34:11
RAB onu Mısır'da firavuna, görevlilerine ve bütün ülkesine bir sürü belirtiler, şaşılası işler yapması için göndermişti.
-----
MEZMURLAR 78:1
Dinle, ey halkım, öğrettiklerimi, Kulak ver ağzımdan çıkan sözlere.
-----
MISIR'DAN ÇIKIŞ 8:12
Musa'yla Harun firavunun yanından ayrıldılar. Musa RAB'bin firavunun başına getirdiği kurbağa belası için RAB'be feryat etti.
YEŞU 24:5
Ardından Musa ile Harun'u Mısır'a gönderdim. Orada yaptıklarımla Mısırlılar'ı felakete uğrattım; sonra sizi Mısır'dan çıkardım.
YEŞU 24:6
Evet, atalarınızı Mısır'dan çıkardım; gelip denize dayandılar. Mısırlılar savaş arabalarıyla, atlılarıyla atalarınızı Kamış Denizi'ne* dek kovaladılar.
MEZMURLAR 78:43
Mısır'da gösterdiği belirtileri, Soan bölgesinde yaptığı şaşılası işleri.
MEZMURLAR 78:44
Mısır'ın kanallarını kana çevirdi, Sularını içemediler.
MEZMURLAR 78:45
Gönderdiği at sinekleri yedi halkı, Gönderdiği kurbağalar yok etti ülkeyi.
MEZMURLAR 78:46
Ekinlerini tırtıllara, Emeklerinin ürününü çekirgelere verdi.
MEZMURLAR 78:47
Asmalarını doluyla, Yabanıl incir ağaçlarını iri dolu taneleriyle yok etti.
MEZMURLAR 78:48
Büyükbaş hayvanlarını kırgına, Küçükbaş hayvanlarını yıldırıma teslim etti.
MEZMURLAR 78:49
Üzerlerine kızgın öfkesini, Gazap, hışım, bela Ve bir alay kötülük meleği gönderdi.
MEZMURLAR 78:50
Yol verdi öfkesine, Canlarını ölümden esirgemedi, Onları salgın hastalığın pençesine düşürdü.
MEZMURLAR 78:51
Mısır'da bütün ilk doğanları, Ham'ın çadırlarında bütün ilk çocukları vurdu.
MEZMURLAR 105:27
Onlar gösterdiler RAB'bin belirtilerini, Ham ülkesinde şaşılası işlerini.
MEZMURLAR 105:28
Karanlık gönderip ülkeyi karanlığa bürüdü RAB, Çünkü Mısırlılar O'nun sözlerine karşı gelmişti.
MEZMURLAR 105:29
Kana çevirdi sularını, Öldürdü balıklarını.
-----
MEZMURLAR 90:12
Bu yüzden günlerimizi saymayı bize öğret ki, Bilgelik kazanalım.
-----
MEZMURLAR 105:30
Ülkede kurbağalar kaynaştı Krallarının odalarına kadar.
MEZMURLAR 105:31
RAB buyurunca sinek sürüleri, Sivrisinekler üşüştü ülkenin her yanına.
MEZMURLAR 105:32
Dolu yağdırdı yağmur yerine, Şimşekler çaktırdı ülkelerinde.
MEZMURLAR 105:33
Bağlarını, incir ağaçlarını vurdu, Parçaladı ülkenin ağaçlarını.
MEZMURLAR 105:34
O buyurunca çekirgeler, Sayısız yavrular kaynadı.
MEZMURLAR 105:35
Ülkenin bütün bitkilerini yediler, Toprağın ürününü yiyip bitirdiler.
MEZMURLAR 105:36
RAB ülkede ilk doğanların hepsini, İlk çocuklarını öldürdü.
-----
YEŞAYA 6:10
Bu halkın yüreğini duygusuzlaştır, Kulaklarını ağırlaştır, Gözlerini kapat. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönüp şifa bulmasınlar.’ ”
YEŞAYA 42:18
“Ey sağırlar, işitin, Ey körler, bakın da görün!
YEŞAYA 42:19
Kulum kadar kör olan var mı? Gönderdiğim ulak kadar sağır olan var mı? Benimle barışık olan kadar, RAB'bin kulu kadar kör olan kim var?
YEŞAYA 43:8
Gözleri olduğu halde kör, Kulakları olduğu halde sağır olan halkı öne getir.
YEŞAYA 44:18
Böyleleri anlamaz, bilmez. Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki, Görmez, anlamazlar.
YEŞAYA 44:19
Durup düşünmez, bilmez, Anlamazlar ki şöyle desinler: “Odunun bir kısmını yakıp Ateşinde ekmek pişirdim, et kızartıp yedim. Artakalanından iğrenç bir şey mi yapayım? Bir odun parçasının önünde yere mi kapanayım?”
YEŞAYA 44:20
Külle besleniyorlar. Aldanan yürekleri onları saptırıyor. Canlarını kurtaramaz, “Sağ elimdeki şu nesne aldatıcı değil mi?” diyemezler.
MATTA 13:13
Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, ‘Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.’
MATTA 13:14
“Böylece Yeşaya'nın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: ‘Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz!
MATTA 13:15
Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.’
MARKOS 8:18
Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?” “On iki” dediler.
YUHANNA 12:39
İşte bu yüzden iman edemiyorlardı. Nitekim Yeşaya başka bir yerde de şöyle demişti: “Tanrı onların gözlerini kör etti Ve yüreklerini nasırlaştırdı. Öyle ki, gözleri görmesin, Yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.”
ELÇİLERİN İŞLERİ 28:26
Ruh dedi ki, ‘Bu halka gidip şunu söyle: Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.
ELÇİLERİN İŞLERİ 28:27
Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın, Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.’
-----
YEŞAYA 63:9
Sıkıntı çektiklerinde O da sıkıntı çekti. Huzurundan çıkan melek onları kurtardı. Sevgisi ve merhametinden ötürü onları kurtardı, Geçmişte onları sürekli yüklenip taşıdı.
-----
HEZEKİEL 12:2
“İnsanoğlu, asi bir halkın arasında yaşıyorsun. Gözleri varken görmüyor, kulakları varken işitmiyorlar. Çünkü bu halk asidir.
-----
YEREMYA 39:1
Yahuda Kralı Sidkiya'nın dokuzuncu yılının onuncu ayında Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim önlerine gelerek kenti kuşattı.
YEREMYA 39:2
Sidkiya'nın krallığının on birinci yılında, dördüncü ayın dokuzuncu günü kent surlarında gedik açıldı.
YEREMYA 39:3
Yeruşalim ele geçirilince Babil Kralı'nın bütün komutanları –Samgarlı Nergal-Sareser, askeri danışman Nebo-Sarsekim, baş görevli Nergal-Sareser ve bütün öteki görevliler– içeri girip Orta Kapı'da oturdular.
YEREMYA 39:4
Yahuda Kralı Sidkiya'yla askerler onları görünce kaçtılar. Gece kral bahçesinin yolundan iki duvarın arasındaki kapıdan kaçarak Arava yoluna çıktılar.
YEREMYA 39:5
Ama artlarına düşen Kildani ordusu Eriha ovalarında Sidkiya'ya yetişti, onu yakalayıp Hama topraklarında, Rivla'da Babil Kralı Nebukadnessar'ın huzuruna çıkardılar. Nebukadnessar onun hakkında karar verdi:
YEREMYA 39:6
Rivla'da Sidkiya'nın gözü önünde oğullarını, sonra da bütün Yahuda ileri gelenlerini öldürttü.
YEREMYA 39:7
Sidkiya'nın gözlerini oydu, zincire vurup Babil'e götürdü.
YEREMYA 39:8
Kildaniler sarayla halkın evlerini ateşe verdiler, Yeruşalim surlarını yıktılar.
YEREMYA 44:2
“İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, Yeruşalim ve Yahuda kentlerine getirdiğim bütün felaketleri gördünüz. İşte yaptıkları kötülük yüzünden kentler bugün yıkık; içlerinde oturan yok. Sizin de kendilerinin ve atalarının da önceden tanımadığınız başka ilahlara buhur yakıp taparak beni öfkelendirdiler.
ZEKERİYA 1:6
Peygamber kullarıma buyurduğum sözler ve kurallar atalarınıza ulaşmadı mı?’ “Onlar da dönüp, ‘Her Şeye Egemen RAB yollarımıza ve uygulamalarımıza bakarak bizim için ne düşündüyse aynen yaptı’ dediler.”
-----
2.KORİNTLİLER 4:4
Tanrı'nın görünümü olan Mesih'in yüceliğiyle ilgili Müjde'nin ışığı imansızların üzerine doğmasın diye, bu çağın ilahı onların zihinlerini kör etmiştir.
2.KORİNTLİLER 4:5
Biz kendimizi ilan etmiyoruz; ama Mesih İsa'yı Rab, kendimizi de İsa uğruna kullarınız ilan ediyoruz.
2.KORİNTLİLER 4:6
Çünkü, “Işık karanlıktan parlayacak” diyen Tanrı, İsa Mesih'in yüzünde parlayan kendi yüceliğini tanımamızdan doğan ışığı bize vermek için yüreklerimizi aydınlattı.
İBRANİLER 8:11
Hiç kimse yurttaşını, kardeşini, Rab'bi tanı diye eğitmeyecek. Çünkü küçük büyük hepsi tanıyacak beni.
-----
EFESLİLER 2:8
İman yoluyla, lütufla kurtuldunuz. Bu sizin başarınız değil, Tanrı'nın armağanıdır.
Kamu malı