1 2 3 4 1-4 5

MARKOS 8:22
İsa ile öğrencileri Beytsayda'ya geldiler. Orada bazı kişiler İsa'ya kör bir adam getirip ona dokunması için yalvardılar.

--------------------

   1 2 3 4 1-4 5

MARKOS 8:22
İsa ile öğrencileri Beytsayda'ya geldiler. Orada bazı kişiler İsa'ya kör bir adam getirip ona dokunması için yalvardılar.

--------------------


MARKOS 8:23
İsa körün elinden tutarak onu köyün dışına çıkardı. Gözlerine tükürüp ellerini üzerine koydu ve, “Bir şey görüyor musun?” diye sordu.

MARKOS 8:24
Adam başını kaldırıp, “İnsanlar görüyorum” dedi, “Ağaçlara benziyorlar, ama yürüyorlar.”

MARKOS 8:25
Sonra İsa ellerini yeniden adamın gözleri üzerine koydu. Adam gözlerini açtı, baktı; iyileşmiş ve her şeyi açık seçik görmeye başlamıştı.

MARKOS 8:26
İsa, “Köye bile girme!” diyerek onu evine gönderdi.

MARKOS 7:32
O'na sağır ve dili tutuk bir adam getirdiler, elini üzerine koyması için yalvardılar.

MARKOS 7:33
İsa adamı kalabalıktan ayırıp bir yana çekti. Parmaklarını adamın kulaklarına soktu, tükürüp onun diline dokundu.

YUHANNA 9:6
Bu sözleri söyledikten sonra yere tükürdü, tükürükle çamur yaptı ve çamuru adamın gözlerine sürdü.

-----

MARKOS 6:45
Bundan hemen sonra İsa öğrencilerine, tekneye binip kendisinden önce karşı yakada bulunan Beytsayda'ya geçmelerini buyurdu. Bu arada kendisi halkı evlerine gönderecekti.

LUKA 9:10
Elçiler geri dönünce, yaptıkları her şeyi İsa'ya anlattılar. Sonra İsa yalnızca onları yanına alıp Beytsayda denilen bir kente çekildi.

YUHANNA 1:44
Filipus da Andreas ile Petrus'un kenti olan Beytsayda'dandı.

LUKA 10:13
“Vay haline, ey Horazin! Vay haline, ey Beytsayda! Sizlerde yapılan mucizeler Sur ve Sayda'da yapılmış olsaydı, çoktan çul kuşanıp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı.

YUHANNA 12:21
Bunlar, Celile'nin Beytsayda Kenti'nden olan Filipus'a gelerek, “Efendimiz, İsa'yı görmek istiyoruz” diye rica ettiler.

-----

MARKOS 8:27
İsa, öğrencileriyle birlikte Filipus Sezariyesi'ne bağlı köylere gitti. Yolda öğrencilerine, “Halk benim kim olduğumu söylüyor?” diye sordu.

MATTA 16:5
Öğrenciler gölün karşı yakasına geçerken ekmek almayı unutmuşlardı.

MATTA 16:13
İsa, Filipus Sezariyesi bölgesine geldiğinde öğrencilerine şunu sordu: “Halk, İnsanoğlu'nun* kim olduğunu söylüyor?”

MARKOS 8:12
İsa içten bir ah çekerek, “Bu kuşak neden bir belirti istiyor?” dedi. “Size doğrusunu söyleyeyim, bu kuşağa hiçbir belirti gösterilmeyecek.”

-----

MARKOS 6:56
Köy olsun, kent ya da çiftlik olsun, İsa'nın gittiği her yerde, hastaları meydanlara yatırıyor, sadece giysisinin eteğine dokunmalarına izin vermesi için yalvarıyorlardı. Dokunanların hepsi de iyileşti.

MARKOS 5:28
İçinden, “Giysilerine bile dokunsam kurtulurum” diyordu.

MATTA 9:20
Tam o sırada, on iki yıldır kanaması olan bir kadın İsa'nın arkasından yetişip giysisinin eteğine dokundu.

MATTA 14:36
Giysisinin eteğine bir dokunsak diye yalvarıyorlardı. Dokunanların hepsi iyileşti.

MARKOS 3:10
Birçoklarını iyileştirmiş olduğundan, çeşitli hastalıklara yakalananlar O'na dokunmak için üzerine üşüşüyordu.

ELÇİLERİN İŞLERİ 5:15
Bütün bunların sonucu, yoldan geçen Petrus'un hiç değilse gölgesi bazılarının üzerine düşsün diye halk, hasta olanları caddelere çıkartıp şilteler ve döşekler üzerine yatırır oldu.

ELÇİLERİN İŞLERİ 19:12
Şöyle ki, Pavlus'un bedenine değen peşkir ve peştamallar hasta olanlara götürüldüğünde, hastalıkları yok oluyor, kötü ruhlar içlerinden çıkıyordu.

-----

MARKOS 8:17
Bunun farkında olan İsa, “Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?” dedi. “Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?

MARKOS 8:18
Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?” “On iki” dediler.

MARKOS 8:20
“Yedi ekmeği dört bin kişiye bölüştürdüğümde kaç küfe dolusu yemek fazlası topladınız?” “Yedi” dediler.

MARKOS 8:21
İsa onlara, “Hâlâ anlamıyor musunuz?” dedi.

-----

MATTA 9:27
İsa oradan ayrılırken iki kör, “Ey Davut Oğlu, halimize acı!” diye feryat ederek O'nun ardından gittiler.

MATTA 12:22
Daha sonra İsa'ya kör ve dilsiz bir cinli getirdiler. İsa adamı iyileştirdi. Adam konuşmaya, görmeye başladı.

MATTA 21:14
İsa tapınaktayken kendisine gelen kör ve kötürümleri iyileştirdi.

MATTA 9:29
Bunun üzerine İsa körlerin gözlerine dokunarak, “İmanınıza göre olsun” dedi.

MATTA 20:30
Yol kenarında oturan iki kör, İsa'nın oradan geçmekte olduğunu duyunca, “Ya Rab, ey Davut Oğlu, halimize acı!” diye bağırdılar.

MARKOS 10:46
Sonra Eriha'ya geldiler. İsa, öğrencileri ve büyük bir kalabalıkla birlikte Eriha'dan ayrılırken, Timay oğlu Bartimay adında kör bir dilenci yol kenarında oturuyordu.

LUKA 7:21
Tam o sırada İsa, çeşitli hastalıklara, illetlere ve kötü ruhlara tutulmuş birçok kişiyi iyileştirdi, birçok körün gözünü açtı.

YUHANNA 9:1
İsa yolda giderken doğuştan kör bir adam gördü.

-----

MARKOS 8:1
O günlerde yine büyük bir kalabalık toplanmıştı. Yiyecek bir şeyleri olmadığı için İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi. “Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok.

MARKOS 8:8
Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan yedi küfe dolusu topladılar.

-----

YEŞAYA 29:18
O gün sağırlar kitabın sözlerini işitecek, Körler koyu karanlıkta görecek.

YEŞAYA 32:3
Artık görenlerin gözleri kapanmayacak, Dinleyenler kulak kesilecek.

YEŞAYA 35:5
O zaman körlerin gözleri, Sağırların kulakları açılacak;

-----

MARKOS 8:13
Sonra onları orada bırakıp yine tekneye bindi ve karşı yakaya yöneldi.


Kamu malı