1 2 3 4 1-4 5

YEŞAYA 38:12
Evim bir çoban çadırı gibi bozuldu, alındı elimden. Dokumacı gibi dürdüm yaşamımı, RAB tezgahtan beni kesti, Bir gün içinde sonumu getiriverdi.

--------------------

   1 2 3 4 1-4 5

YEŞAYA 38:12
Evim bir çoban çadırı gibi bozuldu, alındı elimden. Dokumacı gibi dürdüm yaşamımı, RAB tezgahtan beni kesti, Bir gün içinde sonumu getiriverdi.

--------------------


YEŞAYA 38:3
“Ya RAB, yürekten bir sadakatle önünde nasıl yaşadığımı, gözünde iyi olanı yaptığımı anımsa lütfen.” Sonra acı acı ağlamaya başladı.

YEŞAYA 38:9
Yahuda Kralı Hizkiya hastalanıp iyileştikten sonra şunları yazdı:

YEŞAYA 38:10
“Hayatımın baharında ölüler diyarının kapılarından geçip Ömrümün geri kalan yıllarından yoksun mu kalmalıyım?” demiştim,

YEŞAYA 38:11
“Yaşayanlar diyarında RAB'bi, evet, RAB'bi bir daha görmeyeceğim, Bu dünyada yaşayanlar gibi insan yüzü görmeyeceğim bir daha.

YEŞAYA 38:12
Evim bir çoban çadırı gibi bozuldu, alındı elimden. Dokumacı gibi dürdüm yaşamımı, RAB tezgahtan beni kesti, Bir gün içinde sonumu getiriverdi.

YEŞAYA 38:13
Sabırla bekledim sabaha kadar, RAB bir aslan gibi kırdı bütün kemiklerimi, Bir gün içinde sonumu getiriverdi.

YEŞAYA 38:14
Kırlangıç gibi, turna gibi acı acı öttüm, Güvercin gibi inledim, gözlerim yoruldu yukarı bakmaktan. Ya Rab, eziyet çekiyorum, Yardım et bana.

YEŞAYA 38:15
“Ne diyeyim? Bana seslenen de bunu yapan da Rab'dir. Tattığım bu acılardan sonra daha dikkatli yaşayacağım.

YEŞAYA 38:16
Ya Rab, insanlar bunlarla yaşarlar. Canım da bunların sayesinde yaşıyor. İyileştirdin, yaşattın beni!

YEŞAYA 38:17
Çektiğim bunca acı esenlik bulmam içindi. Beni sevdiğin için yıkım çukuruna düşmekten alıkoydun, Günahlarımı arkana attın.

YEŞAYA 38:18
Çünkü ölüler diyarı sana şükredemez, Ölüm övgüler sunmaz sana. Ölüm çukuruna inenler senin sadakatine umut bağlayamaz.

YEŞAYA 38:19
Diriler, yalnız diriler Bugün benim yaptığım gibi sana şükreder; Babalar senin sadakatini çocuklarına anlatır.

YEŞAYA 38:20
Beni kurtaracak olan RAB'dir. Ömrümüz boyunca O'nun tapınağında Telli çalgılarımızı çalacağız.”

YEŞAYA 38:21
Yeşaya, “İncir pestili getirin, Hizkiya'nın çıbanına koyun, iyileşir” demişti.

YEŞAYA 38:22
Hizkiya da, “RAB'bin Tapınağı'na çıkacağıma ilişkin belirti nedir?” diye sormuştu.

-----

EYÜP 7:6
“Günlerim dokumacının mekiğinden hızlı, Umutsuz tükenmekte.

EYÜP 9:25
“Günlerim koşucudan çabuk, İyilik görmeden geçmekte.

EYÜP 9:26
Kamış sandal gibi kayıp gidiyor, Avının üstüne süzülen kartal gibi.

MEZMURLAR 102:11
Günlerim akşam uzayan gölge gibi yitmekte, Ot gibi sararmaktayım.

MEZMURLAR 89:47
Anımsa ömrümün ne çabuk geçtiğini, Ne boş yaratmışsın insanoğlunu!

MEZMURLAR 39:5
Yalnız bir karış ömür verdin bana, Hiç kalır hayatım senin önünde. Her insan bir soluktur sadece, En güçlü çağında bile. Sela*

YARATILIŞ 47:9
Yakup, “Gurbet yıllarım yüz otuz yılı buldu” diye yanıtladı, “Ama yıllar çabuk ve zorlu geçti. Atalarımın gurbet yılları kadar uzun sürmedi.”

1.TARİHLER 29:15
Senin önünde garibiz, yabancıyız atalarımız gibi. Yeryüzündeki günlerimiz bir gölge gibidir, kalıcı değildir.

EYÜP 8:9
Çünkü biz daha dün doğduk, bir şey bilmeyiz, Yeryüzündeki günlerimiz sadece bir gölge.

MEZMURLAR 90:9
Gazabından kısalıyor günlerimiz, Bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız.

VAİZ 6:12
Çünkü gölge gibi gelip geçen kısa ve boş ömründe insana neyin yararlı olduğunu kim bilebilir? Bir adama kendisinden sonra güneşin altında neler olacağını kim söyleyebilir?

-----

EYÜP 6:9
Kerem edip beni ezse, Elini çabuk tutup yaşam bağımı kesse!

EYÜP 27:8
Tanrısız insanın umudu nedir Tanrı onu yok ettiğinde, canını aldığında?

-----

EYÜP 4:20
Ömürleri sabahtan akşama varmaz, Kimse farkına varmadan sonsuza dek yok olurlar.

-----

EYÜP 17:11
Günlerim geçti, tasarılarım, Dileklerim suya düştü.

MEZMURLAR 102:23
RAB gücümü kırdı yaşam yolunda, Ömrümü kısalttı.

MEZMURLAR 102:24
“Ey Tanrım, ömrümün ortasında canımı alma!” dedim. “Senin yılların kuşaklar boyu sürer!

EYÜP 7:7
Ey Tanrı, yaşamımın bir soluk olduğunu anımsa, Gözüm bir daha mutluluk yüzü görmeyecek.

-----

MEZMURLAR 31:22
Telaş içinde demiştim ki, “Huzurundan atıldım!” Ama yardıma çağırınca seni, Yalvarışımı işittin.

HEZEKİEL 37:11
Sonra bana, “İnsanoğlu, bu kemikler bütün İsrail halkını simgeliyor” dedi, “Onlar, ‘Kemiklerimiz kurudu, umudumuz yok oldu, bittik’ diyorlar.

EYÜP 35:14
O'nu görmediğini söylediğin zaman bile Davan O'nun önündedir, bekle;

YEŞAYA 49:14
Oysa Siyon, “RAB beni terk etti, Rab beni unuttu” diyordu.

YEŞAYA 53:8
Acımasızca yargılanıp ölüme götürüldü. Halkımın isyanı ve hak ettiği ceza yüzünden Yaşayanlar diyarından atıldı. Onun kuşağından bunu düşünen oldu mu?

AĞITLAR 3:54
Sular başımdan aştı, “Tükendim” dedim.

YUNUS 2:4
‘Huzurundan kovuldum’ dedim, ‘Yine de göreceğim kutsal tapınağını.’

-----

EYÜP 4:21
İçlerindeki çadır ipleri çekilince, Bilgelikten yoksun olarak ölüp giderler.’

-----

MEZMURLAR 88:4
Ölüm çukuruna inenler arasında sayılıyorum, Tükenmiş gibiyim;

MEZMURLAR 88:5
Ölüler arasına atılmış, Artık anımsamadığın, İlginden yoksun, Mezarda yatan cesetler gibiyim.

EYÜP 17:1
Çevremi alaycılar kuşatmış, Gözümü onların aşağılamasıyla açıp kapıyorum.

EYÜP 17:13
Ölüler diyarını evim diye gözlüyorsam, Yatağımı karanlığa seriyorsam,

EYÜP 17:14
Çukura ‘Babam’, Kurda ‘Annem, kızkardeşim’ diyorsam,

-----

YEŞAYA 1:8
Siyon kızı bağdaki çardak, Salatalık bostanındaki kulübe gibi, Kuşatılmış bir kent gibi kalakalmış.

-----

2.KORİNTLİLER 5:4
Dünyasal çadırda yaşayan bizler ağır bir yük altında inliyoruz. Asıl istediğimiz soyunmak değil, giyinmektir. Öyle ki, ölümlü olan, yaşam tarafından yutulsun.

2.PETRUS 1:13
Bu bedende yaşadığım sürece bunları anımsatarak sizi gayrete getirmeyi doğru buluyorum.

-----

EYÜP 27:18
Evini güve kozası gibi inşa eder, Bekçinin kurduğu çardak gibi.

-----

MEZMURLAR 90:5
İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, Sabah biten ot misali:

MEZMURLAR 90:6
Sabah filizlenir, büyür, Akşam solar, kurur.

YEŞAYA 40:6
Ses, “Duyur” diyor. “Neyi duyurayım?” diye soruyorum. “İnsan soyu ota benzer, Bütün vefası kır çiçeği gibidir.

YEŞAYA 40:7
RAB'bin soluğu esince üzerlerine, Ot kurur, çiçek solar. Gerçekten de halk ottan farksızdır.

1.PETRUS 1:24
Nitekim, “İnsan soyu ota benzer, Bütün yüceliği kır çiçeği gibidir. Ot kurur, çiçek solar, Ama Rab'bin sözü sonsuza dek kalır.” İşte size müjdelenmiş olan söz budur.

-----

YEŞAYA 19:9
Taranmış keten işleyenler, Beyaz bez dokuyanlar umutsuzluğa kapılacak.

-----

YEREMYA 51:13
Ey sizler, akarsuların kıyısında yaşayan, Hazinesi bol olanlar, Sonunuz geldi, zamanınız doldu.

-----

2.KORİNTLİLER 5:1
Biliyoruz ki, barındığımız bu dünyasal çadır yıkılırsa, göklerde Tanrı'nın bize sağladığı bir konut –elle yapılmamış, sonsuza dek kalacak bir evimiz– vardır.


Kamu malı