VAİZ 5:17
Ömrü boyunca büyük üzüntü, hastalık, öfke içinde Karanlıkta yiyor.
--------------------
VAİZ 5:17
Ömrü boyunca büyük üzüntü, hastalık, öfke içinde Karanlıkta yiyor.
--------------------
VAİZ 5:13
Güneşin altında acı bir kötülük gördüm: Sahibinin zararına biriktirilen Ve bir talihsizlikle yok olup giden servet. Böyle bir servet sahibi baba olsa bile, Oğluna bir şey bırakamaz.
VAİZ 5:15
Annesinin rahminden çıplak çıkar insan. Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider, Emeğinden hiçbir şey götürmez elinde.
VAİZ 5:16
Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan. Bu da acı bir kötülüktür. Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten?
VAİZ 6:12
Çünkü gölge gibi gelip geçen kısa ve boş ömründe insana neyin yararlı olduğunu kim bilebilir? Bir adama kendisinden sonra güneşin altında neler olacağını kim söyleyebilir?
VAİZ 2:22
Çünkü ne kazancı var adamın, güneşin altında harcadığı bunca emekten, bunca kafa yormaktan?
VAİZ 2:23
Günler boyunca çektiği zahmet acı ve dert doğurur. Gece bile içi rahat etmez. Bu da boş.
VAİZ 1:3
Ne kazancı var insanın Güneşin altında harcadığı onca emekten?
VAİZ 2:3
İnsanların göklerin altında geçirdiği birkaç günlük ömürleri boyunca, yapacakları iyi bir şey olup olmadığını görünceye dek, bilgeliğimin önderliğinde, bedenimi şarapla nasıl canlandırayım, akılsızlığı nasıl ele alayım diye düşündüm durdum.
VAİZ 5:10
Parayı seven paraya doymaz, Zenginliği seven kazancıyla yetinmez. Bu da boştur.
VAİZ 5:11
Mal çoğaldıkça yiyeni de çoğalır. Sahibine ne yararı var, seyretmekten başka?
VAİZ 7:9
Çabuk öfkelenme, Çünkü öfke akılsızların bağrında barınır.
-----
VAİZ 5:18
Gördüm ki, iyi ve güzel olan şu: Tanrı'nın insana verdiği birkaç günlük ömür boyunca yemek, içmek, güneşin altında harcadığı emekten zevk almak. Çünkü insanın payına düşen budur.
VAİZ 5:19
Üstelik Tanrı bir insana mal mülk veriyor, onu yemesi, ödülünü alması, yaptığı işten mutluluk duyması için ona güç veriyorsa, bu bir Tanrı armağanıdır.
VAİZ 8:15
Mutluluğu övgüye değer buldum. Çünkü güneşin altında insan için yiyip içmekten, mutlu olmaktan daha iyi bir şey yoktur. Çünkü Tanrı'nın güneşin altında kendisine verdiği ömür boyunca çektiği zahmetten insana kalacak olan budur.
VAİZ 2:24
İnsan için yemekten, içmekten ve yaptığı işten zevk almaktan daha iyi bir şey yoktur. Gördüm ki, bu da Tanrı'dandır.
VAİZ 3:22
Sonuçta insanın yaptığı işten zevk almasından daha iyi bir şey olmadığını gördüm. Çünkü onun payına düşen budur. Kendisinden sonra olacakları görmesi için kim onu geri getirebilir?
VAİZ 2:26
Çünkü Tanrı bilgiyi, bilgeliği, sevinci hoşnut kaldığı insana verir. Günahkâra ise, yığma, biriktirme zahmeti verir; biriktirdiklerini Tanrı'nın hoşnut kaldığı insanlara bıraksın diye. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.
VAİZ 3:12
İnsan için yaşamı boyunca mutlu olmaktan, iyi yaşamaktan daha iyi bir şey olmadığını biliyorum.
VAİZ 3:13
Her insanın yiyip içmesi, yaptığı her işle doyuma ulaşması bir Tanrı armağanıdır.
-----
1.KORİNTLİLER 11:30
İşte bu yüzden birçoğunuz zayıf ve hastadır, bazılarınız da ölmüştür.
LEVİLİLER 26:15
Kurallarımı çiğner, ilkelerimden nefret eder, buyruklarıma karşı çıkar, antlaşmamı bozarsanız,
LEVİLİLER 26:16
sizi şöyle cezalandıracağım: Üzerinize dehşet salacağım. Verem ve sıtma gözlerinizin ferini söndürecek, canınızı kemirecek. Boşa tohum ekeceksiniz, çünkü ürünlerinizi düşmanlarınız yiyecek.
YASA'NIN TEKRARI 28:61
Siz yok oluncaya dek RAB bu Yasa Kitabı'nda yazılmamış her türlü hastalığı ve belayı da başınıza getirecek.
2.TARİHLER 21:15
Sen de korkunç bir bağırsak hastalığına yakalanacaksın. Bu hastalık yüzünden bağırsakların dışarı dökülene dek günlerce sürüneceksin.’ ”
MEZMURLAR 107:17
Cezalarını buldu aptallar, Suçları, isyanları yüzünden.
MEZMURLAR 107:18
İğrenir olmuşlardı bütün yemeklerden, Ölümün kapılarına yaklaşmışlardı.
MİKA 6:13
Günahlarınızdan ötürü yıkımınızı, Mahvınızı hazırladım bile.
-----
YARATILIŞ 3:17
RAB Tanrı Adem'e, “Karının sözünü dinlediğin ve sana, Meyvesini yeme dediğim ağaçtan yediğin için Toprak senin yüzünden lanetlendi” dedi, “Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.
YARATILIŞ 47:9
Yakup, “Gurbet yıllarım yüz otuz yılı buldu” diye yanıtladı, “Ama yıllar çabuk ve zorlu geçti. Atalarımın gurbet yılları kadar uzun sürmedi.”
EYÜP 5:7
Havaya uçuşan kıvılcımlar gibi Sıkıntı çekmek için doğar insan.
MEZMURLAR 90:7
Eriyip bitiyoruz senin öfkenden, Kızgınlığından dehşete düşüyoruz.
MEZMURLAR 90:8
Suçlarımızı önüne, Gizli günahlarımızı yüzünün ışığına çıkardın.
MEZMURLAR 90:9
Gazabından kısalıyor günlerimiz, Bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız.
MEZMURLAR 127:2
Boşuna erken kalkıp Geç yatıyorsunuz. Ey zahmetle kazanılan ekmeği yiyenler, RAB sevdiklerinin rahat uyumasını sağlar.
-----
MEZMURLAR 112:10
Kötü kişi bunu görünce kudurur, Dişlerini gıcırdatır, kendi kendini yer, bitirir. Kötülerin dileği boşa çıkar.
Kamu malı