1 2 3 4 1-4 5

VAİZ 2:23
Günler boyunca çektiği zahmet acı ve dert doğurur. Gece bile içi rahat etmez. Bu da boş.

--------------------

   1 2 3 4 1-4 5

VAİZ 2:23
Günler boyunca çektiği zahmet acı ve dert doğurur. Gece bile içi rahat etmez. Bu da boş.

--------------------


VAİZ 2:17
Böylece hayattan nefret ettim. Çünkü güneşin altında yapılan iş çetindi bence. Her şey boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.

VAİZ 2:18
Güneşin altında harcadığım bütün emekten nefret ettim. Çünkü her şeyi benden sonra gelecek olana bırakmak zorundayım.

VAİZ 2:19
Kim bilir, bilge mi olacak, akılsız mı? Güneşin altında bilgeliğimi kullanarak harcadığım bütün emek üzerinde saltanat sürecek. Bu da boş.

VAİZ 2:20
Bu yüzden güneşin altında harcadığım onca emeğe üzülmeye başladım.

VAİZ 2:21
Çünkü biri bilgelik, bilgi ve beceriyle çalışır, sonunda her şeyini hiç emek vermemiş başka birine bırakmak zorunda kalır. Bu da boş ve büyük bir hüsrandır.

VAİZ 2:22
Çünkü ne kazancı var adamın, güneşin altında harcadığı bunca emekten, bunca kafa yormaktan?

VAİZ 2:11
Yaptığım bütün işlere, Çektiğim bütün emeklere bakınca, Gördüm ki, hepsi boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış. Güneşin altında hiçbir kazanç yokmuş.

VAİZ 4:8
Yalnız bir adam vardı, Oğlu da kardeşi de yoktu. Çabaları dinmek nedir bilmezdi, Gözü zenginliğe doymazdı. “Kimin için çalışıyorum, Neden kendimi zevkten yoksun bırakıyorum?” diye sormazdı. Bu da boş ve çetin bir zahmettir.

VAİZ 1:13
kendimi göklerin altında yapılan her şeyi bilgece araştırıp incelemeye adadım. Tanrı'nın uğraşsınlar diye insanlara verdiği çetin bir zahmettir bu.

VAİZ 1:14
Güneşin altında yapılan bütün işleri gördüm; hepsi boştur, rüzgarı kovalamaya kalkışmaktır!

VAİZ 4:4
Harcanan her emeğin, yapılan her ustaca işin ardında kıskançlık olduğunu gördüm. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.

VAİZ 2:15
“Akılsızın başına gelen, benim de başıma gelecek” Dedim kendi kendime, “Öyleyse kazancım ne bilgelikten?” “Bu da boş” dedim içimden.

VAİZ 1:3
Ne kazancı var insanın Güneşin altında harcadığı onca emekten?

VAİZ 3:19
Çünkü insanların başına gelen hayvanların da başına geliyor. Aynı sonu paylaşıyorlar. Biri nasıl ölüyorsa, öbürü de öyle ölüyor. Hepsi aynı soluğu taşıyor. İnsanın hayvandan üstünlüğü yoktur. Çünkü her şey boş.

VAİZ 4:16
Yeni kralın yönettiği halk sayısız olabilir. Yine de sonrakiler ondan hoşnut olmayabilir. Gerçekten bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmaktır.

-----

EYÜP 5:7
Havaya uçuşan kıvılcımlar gibi Sıkıntı çekmek için doğar insan.

EYÜP 14:1
Çiçek gibi açıp solar, Gölge gibi gelip geçer.

-----

VAİZ 2:24
İnsan için yemekten, içmekten ve yaptığı işten zevk almaktan daha iyi bir şey yoktur. Gördüm ki, bu da Tanrı'dandır.

VAİZ 2:25
O'nsuz kim yiyebilir, kim zevk alabilir?

VAİZ 2:26
Çünkü Tanrı bilgiyi, bilgeliği, sevinci hoşnut kaldığı insana verir. Günahkâra ise, yığma, biriktirme zahmeti verir; biriktirdiklerini Tanrı'nın hoşnut kaldığı insanlara bıraksın diye. Bu da boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış.

-----

YARATILIŞ 47:9
Yakup, “Gurbet yıllarım yüz otuz yılı buldu” diye yanıtladı, “Ama yıllar çabuk ve zorlu geçti. Atalarımın gurbet yılları kadar uzun sürmedi.”

-----

MEZMURLAR 39:5
Yalnız bir karış ömür verdin bana, Hiç kalır hayatım senin önünde. Her insan bir soluktur sadece, En güçlü çağında bile. Sela*

MEZMURLAR 39:6
“Bir gölge gibi dolaşır insan, Boş yere çırpınır, Mal biriktirir, kime kalacağını bilmeden.

MEZMURLAR 127:2
Boşuna erken kalkıp Geç yatıyorsunuz. Ey zahmetle kazanılan ekmeği yiyenler, RAB sevdiklerinin rahat uyumasını sağlar.

VAİZ 1:2
“Her şey boş, bomboş, bomboş!” diyor Vaiz.

VAİZ 5:17
Ömrü boyunca büyük üzüntü, hastalık, öfke içinde Karanlıkta yiyor.

VAİZ 6:12
Çünkü gölge gibi gelip geçen kısa ve boş ömründe insana neyin yararlı olduğunu kim bilebilir? Bir adama kendisinden sonra güneşin altında neler olacağını kim söyleyebilir?

-----

VAİZ 2:1
Kendi kendime, “Gel, zevki tat. İyi mi, değil mi, gör” dedim. Ama gördüm ki, o da boş.

VAİZ 2:2
Gülmeye, “Delilik”, zevke, “Ne işe yarar?” dedim.

VAİZ 2:3
İnsanların göklerin altında geçirdiği birkaç günlük ömürleri boyunca, yapacakları iyi bir şey olup olmadığını görünceye dek, bilgeliğimin önderliğinde, bedenimi şarapla nasıl canlandırayım, akılsızlığı nasıl ele alayım diye düşündüm durdum.

VAİZ 2:4
Büyük işlere girdim. Kendime evler inşa ettim, bağlar diktim.

VAİZ 2:5
Bahçeler, parklar yaptım, oralara türlü türlü meyve ağaçları diktim.

VAİZ 2:6
Dal budak salan orman ağaçlarını sulamak için havuzlar yaptım.

VAİZ 2:7
Kadın, erkek köleler satın aldım; evimde doğan kölelerim de vardı. Ayrıca benden önce Yeruşalim'de yaşayan herkesten çok sığıra, davara sahip oldum.

VAİZ 2:8
Altın, gümüş biriktirdim; kralların, illerin hazinelerini topladım. Kadın, erkek şarkıcılar ve erkeklerin özlemi olan bir harem edindim.

VAİZ 2:9
Böylece büyük üne kavuştum, benden önce Yeruşalim'de yaşayanların hepsini aştım. Bilgeliğimden de bir şey yitirmedim.

VAİZ 2:10
Gözümün dilediği hiçbir şeyi kendimden esirgemedim. Gönlümü hiçbir zevkten alıkoymadım. Yaptığım her işten zevk aldı gönlüm. Bütün emeğimin ödülü bu oldu.

VAİZ 2:12
Sonra bilgelik, delilik, akılsızlık nedir diye baktım; Çünkü kralın yerine geçecek kişi Zaten yapılanın ötesinde ne yapabilir ki?

-----

VAİZ 5:10
Parayı seven paraya doymaz, Zenginliği seven kazancıyla yetinmez. Bu da boştur.

VAİZ 5:12
Az yesin, çok yesin işçi rahat uyur, Ama zenginin malı zengini uyutmaz.

VAİZ 5:13
Güneşin altında acı bir kötülük gördüm: Sahibinin zararına biriktirilen Ve bir talihsizlikle yok olup giden servet. Böyle bir servet sahibi baba olsa bile, Oğluna bir şey bırakamaz.

VAİZ 5:16
Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan. Bu da acı bir kötülüktür. Ne kazancı var yel için zahmet çekmekten?

-----

EYÜP 14:22
Ancak kendi canının acısını duyar, Yalnız kendisi için yas tutar.”

MEZMURLAR 71:20
Sen ki, bana birçok kötü sıkıntı gösterdin, Bana yeniden yaşam verecek, Beni toprağın derinliklerinden çıkaracaksın.

MEZMURLAR 116:3
Ölüm iplerine dolaşmıştım, Ölüler diyarının kâbusu yakama yapışmıştı, Sıkıntıya, acıya gömülmüştüm.

YEREMYA 8:15
Esenlik bekledik, iyilik gelmedi. Şifa umduk, yılgınlık bulduk.

-----

VAİZ 3:10
Tanrı'nın uğraşsınlar diye insanlara verdiği zahmeti gördüm.

VAİZ 8:16
Bilgeliği ve dünyada çekilen zahmeti anlamak için kafamı yorunca –öyleleri var ki, gece gündüz gözüne uyku girmez–

VAİZ 6:2
Adam vardır, Tanrı kendisine mal, mülk, saygınlık verir, yerine gelmeyecek isteği yoktur. Ama Tanrı yemesine izin vermez; bir yabancı yer. Bu da boş ve acı bir derttir.

VAİZ 6:11
Söz çoğaldıkça anlam azalır, Bunun kime yararı olur?

VAİZ 11:8
Evet, insan uzun yıllar yaşarsa, Sevinçle yaşasın. Ama karanlık günleri unutmasın, Çünkü onlar da az değil. Gelecek her şey boştur.

-----

YARATILIŞ 3:17
RAB Tanrı Adem'e, “Karının sözünü dinlediğin ve sana, Meyvesini yeme dediğim ağaçtan yediğin için Toprak senin yüzünden lanetlendi” dedi, “Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.

-----

YASA'NIN TEKRARI 28:67
Yüreğinizi kaplayan dehşet ve gözlerinizin gördüğü olaylar yüzünden, sabah, ‘Keşke akşam olsa!’, akşam, ‘Keşke sabah olsa!’ diyeceksiniz.

YEŞAYA 21:4
Şaşkınım, titremeler sardı beni. Özlediğim alaca karanlık bana korku veriyor artık.

YEŞAYA 23:12
“Eğlencen sona erdi, ey Sayda, erden kız!” dedi, “Kirletildin. Kalk, Kittim'e geç, Orada bile rahat yüzü görmeyeceksin.”

AĞITLAR 5:5
Bizi kovalayanlar ensemizde, Yorgun düştük, rahatımız yok.

-----

EYÜP 7:3
Miras olarak bana boş aylar verildi, Payıma sıkıntılı geceler düştü.

MEZMURLAR 38:8
Tükendim, ezildim alabildiğine, İnliyorum yüreğimin acısından.

-----

MEZMURLAR 90:7
Eriyip bitiyoruz senin öfkenden, Kızgınlığından dehşete düşüyoruz.

MEZMURLAR 90:8
Suçlarımızı önüne, Gizli günahlarımızı yüzünün ışığına çıkardın.

MEZMURLAR 90:9
Gazabından kısalıyor günlerimiz, Bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız.

-----

YEŞAYA 57:20
Ama kötüler çalkalanan deniz gibidir, O deniz ki, rahat duramaz, suları çamur ve pislik savurur.

VAHİY 14:11
Çektikleri işkencenin dumanı sonsuzlara dek tütecek. Canavara ve heykeline tapıp onun adının işaretini alanlar gece gündüz rahat yüzü görmeyecekler.


Kamu malı