1 2 3 4 1-4 5

MEZMURLAR 107:26
Göklere yükselip diplere indi gemiler, Sıkıntıdan canları burunlarına geldi gemicilerin,

--------------------

   1 2 3 4 1-4 5

MEZMURLAR 107:26
Göklere yükselip diplere indi gemiler, Sıkıntıdan canları burunlarına geldi gemicilerin,

--------------------


MEZMURLAR 107:23
Gemilerle denize açılanlar, Okyanuslarda iş yapanlar,

MEZMURLAR 107:24
RAB'bin işlerini, Derinliklerde yaptığı harikaları gördüler.

MEZMURLAR 107:25
Çünkü O buyurunca şiddetli bir fırtına koptu, Dalgalar şaha kalktı.

MEZMURLAR 107:26
Göklere yükselip diplere indi gemiler, Sıkıntıdan canları burunlarına geldi gemicilerin,

MEZMURLAR 107:27
Sarhoş gibi sallanıp sendelediler, Ustalıkları işe yaramadı.

MEZMURLAR 107:28
O zaman sıkıntı içinde RAB'be yakardılar, RAB kurtardı onları dertlerinden.

MEZMURLAR 148:8
Şimşek, dolu, kar, bulutlar, O'nun buyruğuna uyan fırtınalar,

YUNUS 1:4
Yolda RAB şiddetli bir rüzgar gönderdi denize. Öyle bir fırtına koptu ki, gemi neredeyse parçalanacaktı.

MEZMURLAR 107:30
Rahatlayınca sevindiler, Diledikleri limana götürdü RAB onları.

-----

MEZMURLAR 107:29
Fırtınayı limanlığa çevirdi, Yatıştı dalgalar;

MARKOS 4:39
İsa kalkıp rüzgarı azarladı, göle, “Sus, sakin ol!” dedi. Rüzgar dindi, ortalık sütliman oldu.

MISIR'DAN ÇIKIŞ 10:13
Musa değneğini Mısır'ın üzerine uzattı. Bütün o gün ve gece RAB ülkede doğu rüzgarı estirdi. Sabah olunca da doğu rüzgarı çekirgeleri getirdi.

MISIR'DAN ÇIKIŞ 14:21
Musa elini denizin üzerine uzattı. RAB bütün gece güçlü doğu rüzgarıyla suları geri itti, denizi karaya çevirdi. Sular ikiye bölündü,

MARKOS 4:37
Bu sırada büyük bir fırtına koptu. Dalgalar tekneye öyle bindirdi ki, tekne neredeyse suyla dolmuştu.

MARKOS 4:41
Onlar ise büyük korku içinde birbirlerine, “Bu adam kim ki, rüzgar da göl de O'nun sözünü dinliyor?” dediler.

LUKA 4:39
İsa kadının başucunda durup ateşi azarladı, kadının ateşi düştü. Kadın hemen ayağa kalkıp onlara hizmet etmeye başladı.

LUKA 8:23
Teknede giderlerken İsa uykuya daldı. O sırada gölde fırtına koptu. Tekne su almaya başlayınca tehlikeli bir duruma düştüler.

LUKA 8:24
Gidip İsa'yı uyandırarak, “Efendimiz, Efendimiz, öleceğiz!” dediler. İsa kalkıp rüzgarı ve kabaran dalgaları azarladı. Fırtına dindi ve ortalık sütliman oldu.

-----

MATTA 8:24
Gölde ansızın büyük bir fırtına koptu. Öyle ki, dalgalar teknenin üzerinden aşıyordu. İsa bu arada uyuyordu.

MATTA 8:25
Öğrenciler gidip O'nu uyandırarak, “Ya Rab, kurtar bizi, yoksa öleceğiz!” dediler.

MATTA 8:26
İsa, “Neden korkuyorsunuz, ey kıt imanlılar?” dedi. Sonra kalkıp rüzgarı ve gölü azarladı. Ortalık sütliman oldu.

MATTA 8:27
Hepsi hayret içinde kaldı. “Bu nasıl bir adam ki, rüzgar da göl de O'nun sözünü dinliyor?” dediler.

-----

MEZMURLAR 93:3
Denizler gürlüyor, ya RAB, Denizler gümbür gümbür gürlüyor, Denizler dalgalarını çınlatıyor.

MEZMURLAR 93:4
Yücelerdeki RAB engin suların gürleyişinden, Denizlerin azgın dalgalarından Daha güçlüdür.

EYÜP 38:10
Sınırını koyduğum, Kapılarıyla sürgülerini yerleştirdiğim,

EYÜP 38:11
‘Buraya kadar gelip öteye geçmeyeceksin, Gururlu dalgaların şurada duracak’ dediğim zaman?

MEZMURLAR 65:7
Denizlerin kükremesini, Dalgaların gümbürtüsünü, Halkların kargaşasını yatıştıran sensin.

MEZMURLAR 104:8
Dağları aşıp derelere aktı, Onlar için belirlediğin yerlere doğru.

MEZMURLAR 29:10
RAB tufan üstünde taht kurdu, O sonsuza dek kral kalacak.

MEZMURLAR 89:9
Sen kudurmuş denizler üzerinde egemenlik sürer, Dalgalar kabardıkça onları dindirirsin.

YEREMYA 5:22
Benden korkman gerekmez mi?” diyor RAB, “Huzurumda titremen gerekmez mi? Ben ki, sonsuza dek geçerli bir kuralla Denize sınır olarak kumu koydum. Deniz sınırı geçemez; Dalgalar kabarsa da üstün gelemez, Kükrese de sınırı aşamaz.

LUKA 21:25
“Güneşte, ayda ve yıldızlarda belirtiler görülecek. Yeryüzünde uluslar denizin ve dalgaların uğultusundan şaşkına dönecek, dehşete düşecekler.

-----

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:14
Ne var ki, çok geçmeden karadan Evrakilon denen bir kasırga koptu.

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:15
Kasırgaya tutulan gemi rüzgara karşı gidemeyince, kendimizi sürüklenmeye bıraktık.

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:16
Gavdos denen küçük bir adanın rüzgar altına sığınarak geminin filikasını güçlükle sağlama alabildik.

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:17
Filikayı yukarı çektikten sonra halatlar kullanarak gemiyi alttan kuşattılar. Sirte Körfezi'nin sığlıklarında karaya oturmaktan korktukları için yelken takımlarını indirip kendilerini sürüklenmeye bıraktılar.

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:18
Fırtına bizi bir hayli hırpaladığı için ertesi gün gemiden yük atmaya başladılar.

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:19
Üçüncü gün geminin takımlarını kendi elleriyle denize attılar.

ELÇİLERİN İŞLERİ 27:20
Günlerce ne güneş ne de yıldızlar göründü. Fırtına da olanca şiddetiyle sürdüğünden, artık kurtuluş umudunu tümden yitirmiştik.

MEZMURLAR 107:31
Şükretsinler RAB'be sevgisi için, İnsanlar yararına yaptığı harikalar için!

2.KORİNTLİLER 11:25
Üç kez değnekle dövüldüm, bir kez taşlandım, üç kez deniz kazasına uğradım. Bir gün bir gece açık denizde kaldım.

-----

MEZMURLAR 22:14
Su gibi dökülüyorum, Bütün kemiklerim oynaklarından çıkıyor; Yüreğim balmumu gibi içimde eriyor.

NAHUM 2:10
Yıkıldı, yerle bir oldu, viraneye döndü Ninova. Eriyor yürekler, Bükülüyor dizler, titriyor bedenler, Herkesin beti benzi soluyor.

-----

NAHUM 1:4
Bir buyrukla kurutur denizi, Kurutur bütün ırmakları. Solar Başan'ın, Karmel Dağı'nın yeşillikleri Ve Lübnan'ın çiçekleri.

-----

YEŞU 2:24
Yeşu'ya, “RAB gerçekten bütün ülkeyi elimize teslim etti” dediler, “Orada yaşayan herkesin korkudan dizlerinin bağı çözüldü.”

-----

MEZMURLAR 75:3
“Yeryüzü altüst olunca üzerindekilerle, Ben pekiştireceğim onun direklerini. Sela*

-----

MEZMURLAR 107:5
Aç, susuz, Sefil oldular.

MEZMURLAR 107:18
İğrenir olmuşlardı bütün yemeklerden, Ölümün kapılarına yaklaşmışlardı.

-----

MEZMURLAR 119:28
İçim eriyor kederden, Sözün uyarınca güçlendir beni!

-----

MEZMURLAR 124:3
Diri diri yutarlardı bizi, Öfkeleri bize karşı alevlenince.

-----

MEZMURLAR 124:4
Sular silip süpürürdü bizleri, Seller geçerdi üzerimizden.

-----

YEŞAYA 13:7
Bu yüzden ellerde derman kalmayacak, Her yürek eriyecek.

-----

NAHUM 1:5
Dağlar RAB'bin önünde titrer, Erir tepeler. Yer sarsılır önünde. Dünya ve üzerinde yaşayanların tümü titrer.


Kamu malı