MEZMURLAR 88:14
Niçin beni reddediyorsun, ya RAB, Neden yüzünü benden gizliyorsun?
--------------------
MEZMURLAR 88:14
Niçin beni reddediyorsun, ya RAB, Neden yüzünü benden gizliyorsun?
--------------------
MEZMURLAR 88:15
Düşkünüm, gençliğimden beri ölümle burun burunayım, Dehşetlerinin altında tükendim.
MEZMURLAR 88:16
Şiddetli gazabın üzerimden geçti, Saçtığın dehşet beni yedi bitirdi.
MEZMURLAR 88:17
Bütün gün su gibi kuşattılar beni, Çevremi tümüyle sardılar.
MEZMURLAR 88:1
Ya RAB, beni kurtaran Tanrı, Gece gündüz sana yakarıyorum.
MEZMURLAR 88:2
Duam sana erişsin, Kulak ver yakarışıma.
MEZMURLAR 88:3
Çünkü sıkıntıya doydum, Canım ölüler diyarına yaklaştı.
MEZMURLAR 88:4
Ölüm çukuruna inenler arasında sayılıyorum, Tükenmiş gibiyim;
MEZMURLAR 88:5
Ölüler arasına atılmış, Artık anımsamadığın, İlginden yoksun, Mezarda yatan cesetler gibiyim.
MEZMURLAR 88:6
Beni çukurun dibine, Karanlıklara, derinliklere attın.
MEZMURLAR 88:7
Öfken üzerime çöktü, Dalga dalga kızgınlığınla beni ezdin. Sela*
MEZMURLAR 130:1
Derinliklerden sana sesleniyorum, ya RAB,
YEŞAYA 53:10
Ne var ki, RAB onun ezilmesini uygun gördü, Acı çekmesini istedi. Canını suç sunusu olarak sunarsa Soyundan gelenleri görecek ve günleri uzayacak. RAB'bin istemi onun aracılığıyla gerçekleşecek.
MATTA 26:38
Onlara, “Ölesiye kederliyim” dedi. “Burada kalın, benimle birlikte uyanık durun.”
MEZMURLAR 116:3
Ölüm iplerine dolaşmıştım, Ölüler diyarının kâbusu yakama yapışmıştı, Sıkıntıya, acıya gömülmüştüm.
MARKOS 14:33
Petrus'u, Yakup'u ve Yuhanna'yı yanına aldı. Hüzünlenmeye ve ağır bir sıkıntı duymaya başlamıştı.
-----
MEZMURLAR 88:9
Üzüntüden gözlerimin feri sönüyor, Her gün sana yakarıyorum, ya RAB, Ellerimi sana açıyorum.
MEZMURLAR 88:10
Harikalarını ölülere mi göstereceksin? Ölüler mi kalkıp seni övecek? Sela
MEZMURLAR 88:11
Sevgin mezarda, Sadakatin yıkım diyarında duyurulur mu?
MEZMURLAR 88:12
Karanlıklarda harikaların, Unutulmuşluk diyarında doğruluğun bilinir mi?
MEZMURLAR 88:13
Ama ben, ya RAB, yardıma çağırıyorum seni, Sabah duam sana varıyor.
-----
MEZMURLAR 88:8
Yakınlarımı benden uzaklaştırdın, İğrenç kıldın beni gözlerinde. Kapalı kaldım, çıkamıyorum.
MEZMURLAR 88:18
Eşi dostu benden uzaklaştırdın, Tek dostum karanlık kaldı.
-----
MEZMURLAR 13:1
Ne zamana dek, ya RAB, Sonsuza dek mi beni unutacaksın? Ne zamana dek yüzünü benden gizleyeceksin?
MEZMURLAR 44:24
Niçin yüzünü gizliyorsun? Neden mazlum halimizi, üzerimizdeki baskıyı unutuyorsun?
EYÜP 13:24
Niçin yüzünü gizliyorsun, Beni düşman gibi görüyorsun?
MEZMURLAR 10:1
Ya RAB, neden uzak duruyorsun, Sıkıntılı günlerde kendini gizliyorsun?
MEZMURLAR 69:17
Kulundan yüzünü gizleme, Çünkü sıkıntıdayım, hemen yanıtla beni!
YEŞAYA 8:17
Kendini Yakup'un soyundan gizleyen RAB'bi özlemle bekliyorum, umudum O'nda.
EYÜP 23:9
Kuzeyde iş görse O'nu seçemiyorum, Güneye dönse O'nu göremiyorum.
EYÜP 34:29
Ama Tanrı sessiz kalırsa kim O'nu suçlayabilir? Yüzünü gizlerse kim O'nu görebilir? Bir ulusa karşı da bir insana karşı da O hep aynıdır,
MEZMURLAR 27:9
Yüzünü benden gizleme, Kulunu öfkeyle geri çevirme! Bana hep yardımcı oldun; Bırakma, terk etme beni, Ey beni kurtaran Tanrı!
MEZMURLAR 102:2
Sıkıntılı günümde yüzünü benden gizleme, Kulak ver sesime, Seslenince yanıt ver bana hemen.
-----
MEZMURLAR 22:1
Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin? Niçin bana yardım etmekten, Haykırışıma kulak vermekten uzak duruyorsun?
MEZMURLAR 22:2
Ey Tanrım, gündüz sesleniyorum, yanıt vermiyorsun, Gece sesleniyorum, yine rahat yok bana.
MATTA 27:46
Saat üçe doğru İsa yüksek sesle, “Eli, Eli, lema şevaktani?” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı.
MEZMURLAR 43:2
Çünkü sen Tanrım, kalemsin; Neden beni reddettin? Niçin düşmanlarımın baskısı altında Yaslı gezeyim?
-----
MEZMURLAR 77:7
“Rab sonsuza dek mi bizi reddedecek? Lütfunu bir daha göstermeyecek mi?
MEZMURLAR 77:8
Sevgisi sonsuza dek mi yok oldu? Sözü geçerli değil mi artık?
MEZMURLAR 77:9
Tanrı unuttu mu acımayı? Sevecenliğinin yerini öfke mi aldı?” Sela
ROMALILAR 8:26
Bunun gibi, Ruh da güçsüzlüğümüzde bize yardım eder. Ne için dua etmemiz gerektiğini bilmeyiz, ama Ruh'un kendisi, sözle anlatılamaz iniltilerle bizim için aracılık eder.
-----
EYÜP 6:2
“Keşke üzüntüm tartılabilse, Acım teraziye konabilseydi!
EYÜP 6:3
Denizlerin kumundan ağır gelirdi, Bu yüzden abuk sabuk konuştum.
EYÜP 6:4
Çünkü Her Şeye Gücü Yeten'in okları içimde, Ruhum onların zehirini içiyor, Tanrı'nın dehşetleri karşıma dizildi.
-----
AĞITLAR 3:17
Esenlik yüzü görmedi canım, Mutluluğu unuttum.
Kamu malı