AĞITLAR 4:8
Şimdiyse görünüşleri kömürden kara, Sokaklarda tanınmaz oldular. Bir deri bir kemiğe döndüler, odun gibi kurudular.

--------------------

 

AĞITLAR 4:8
Şimdiyse görünüşleri kömürden kara, Sokaklarda tanınmaz oldular. Bir deri bir kemiğe döndüler, odun gibi kurudular.

--------------------


AĞITLAR 4:7
Beyleri kardan temiz, sütten aktılar, Bedence mercandan kızıl, laciverttaşı kadar biçimliydiler.

AĞITLAR 2:11
Gözlerim tükenmekte ağlamaktan, İçim kanıyor; Halkımın yıkımından Yüreğim sızlıyor, Çünkü kent meydanlarında çocuklarla bebekler bayılmakta.

AĞITLAR 2:12
Kent meydanlarında yaralılar gibi bayılıp Can çekişirken annelerinin bağrında, “Ekmekle şarap nerede?” diye soruyorlar annelerine.

AĞITLAR 2:19
Kalk, gece her nöbet başında haykır, Rab'bin huzurunda yüreğini su gibi dök! Her sokak başında açlıktan bayılan çocuklarının başı için O'na ellerini aç.

AĞITLAR 2:20
“Bak, ya RAB, gör! Kime böyle yaptın? Kadınlar çocuklarını, sevgili yavrularını mı yesin? Kâhinle peygamber Rab'bin Tapınağı'nda mı öldürülsün?

AĞITLAR 2:21
Gençler, yaşlılar sokaklarda, yerlerde yatıyor, Kılıçtan geçirildi erden kızlarımla gençlerim, Öfkelendiğin gün öldürdün onları, acımadan boğazladın.

VAHİY 6:5
Kuzu üçüncü mührü açınca, üçüncü yaratığın “Gel!” dediğini işittim. Bakınca siyah bir at gördüm. Binicisinin elinde bir terazi vardı.

-----

AĞITLAR 5:10
Kıtlığın yakıcı sıcağından Derimiz fırın gibi kızardı.

EYÜP 30:30
Derim karardı, soyuluyor, Kemiklerim ateşten yanıyor.

MEZMURLAR 102:5
Bir deri bir kemiğe döndüm Acı acı inlemekten.

EYÜP 19:20
Bir deri bir kemiğe döndüm, Ölümün eşiğine geldim.

MEZMURLAR 119:83
Dumandan kararmış tuluma döndüm, Yine de unutmuyorum kurallarını.

YOEL 2:6
Uluslar onların karşısında dehşete düşüyor; Herkesin beti benzi soluyor.

YASA'NIN TEKRARI 32:24
Kavurucu kıtlık, tüketici hastalık, Öldürücü salgın vuracak onları. Gönderdiğim canavarlar dişleriyle onlara saldıracak, Toprakta sürünen zehirli yılanlar onları ısıracak.

MEZMURLAR 32:4
Çünkü gece gündüz Elin üzerimde ağırlaştı. Dermanım tükendi yaz sıcağında gibi. Sela*


Kamu malı