EYÜP 12:5
Kaygısızlar felaketi küçümser, Ayağı kayanı umursamaz.

--------------------

 

EYÜP 12:5
Kaygısızlar felaketi küçümser, Ayağı kayanı umursamaz.

--------------------


EYÜP 12:4
“Gülünç oldum dostlarıma, Ben ki, Tanrı'ya yakarırdım, yanıtlardı beni. Doğru ve kusursuz adam gülünç oldu.

MEZMURLAR 123:3
Acı bize, ya RAB, acı; Gördüğümüz hakaret yeter de artar.

MEZMURLAR 123:4
Rahat yaşayanların alayları, Küstahların hakareti Canımıza yetti.

EYÜP 16:4
Yerimde siz olsaydınız, Ben de sizin gibi konuşabilirdim; Size karşı güzel sözler dizer, Başımı sallayabilirdim.

AMOS 6:1
Vay başına Siyon'daki kaygısızların, Samiriye Dağı'nda kendilerini güvende sananların, İsrail halkının başvurduğu Önder ulusun tanınmış insanlarının!

EYÜP 16:20
Dostlarım benimle eğleniyor, Gözlerim Tanrı'ya yaş döküyor;

YEŞAYA 53:3
İnsanlarca hor görüldü, Yapayalnız bırakıldı. Acılar adamıydı, hastalığı yakından tanıdı. İnsanların yüz çevirdiği biri gibi hor görüldü, Ona değer vermedik.

-----

MEZMURLAR 73:2
Ama benim ayaklarım neredeyse tökezlemiş, Adımlarım az kalsın kaymıştı.

MEZMURLAR 73:3
Çünkü kötülerin gönencini gördükçe, Küstahları kıskanıyordum.

MEZMURLAR 94:18
“Ayağım kayıyor” dediğimde, Sevgin ayakta tutar beni, ya RAB.

MEZMURLAR 17:5
Sıkı adımlarla senin yollarını tuttum, Kaymadı ayaklarım.

YEREMYA 13:16
Karanlık basmadan, Kararan dağlarda Ayaklarınız tökezlemeden Tanrınız RAB'bi onurlandırın. Siz ışık beklerken, RAB onu kopkoyu, zifiri karanlığa çevirecek.

-----

EYÜP 15:23
‘Nerede?’ diyerek ekmek ardınca dolaşır, Karanlık günün yanıbaşında olduğunu bilir.

EYÜP 18:12
Gücünü kıtlık kemirecek, Tökezleyince, felaket yanında bitiverecek.

-----

MEZMURLAR 146:4
O son soluğunu verince toprağa döner, O gün tasarıları da biter.

SÜLEYMAN'IN ÖZDEYİŞLERİ 25:19
Sıkıntılı günde haine güvenmek, Çürük dişe ya da sakat ayağa güvenmek gibidir.


Kamu malı